Duyuru

Çökme
Henüz duyuru yok.

Bugün Hangi Parfümü Kullandım? Mart 2018

Çökme
This topic is closed.
X
X
 
  • Filtrele
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Temizle
Yeni Mesajlar

  • Penhaligon's Much Ado About The Duke. Tek kelime ile harika bir erkesi gül yorumu. Le labo Rose31 in aynısı diyebilirim. Zaten parfümörü de aynı

    Yorum


    • Click image for larger version

Name:	F4267194-2951-4E90-9782-594980037E04.jpeg
Views:	153
Size:	2.80 MB
ID:	64919

      CD Miss Dior Cherie EDP ve Chanel Coco Mademoiselle EDP
      https://www.fragrantica.com/member/789115/

      https://www.instagram.com/sebnemin_dunyasi/

      Yorum


      • Orjinal yazı sahibi: matrai View Post
        Penhaligon's Much Ado About The Duke. Tek kelime ile harika bir erkesi gül yorumu. Le labo Rose31 in aynısı diyebilirim. Zaten parfümörü de aynı
        Burada merak ettiğim iki parfümü aynı eksende yapmak ne kadar etik?

        Yorum


        • CDG Black

          Yorum


          • MR ile devam

            Yorum


            • D.S & Durga - Spirit of the Glen

              Yorum


              • Cartier l'envol.

                Yorum


                • Miller Harris L'Air de Rien... Eski günlerinde, bir Nişantaşı apartmanında, muhtemelen musevilerin oturduğu bir daire, yatak odasındaki makyaj masasının üzerinden yayılan dönemin pudramsı kozmetik ürünlerinin kokusu, ahşap çekmeceli komodinin üzerinde duran hafif tozlu ve eski bir kitap, birkaç gündür kullanılmayan bir pipo, az önce kullanılmış banyodan, portakal çiçeklerinin kokusuna karışarak evin içine yayılan hoş kokulu bir buhar, hem yaramazlık yapmış bedenin kokusunu hem kullanılmış şık parfümün kalıntılarını taşıyan zarif bir iç çamaşırı, öpücüklerle ve hafif ekşimtırak terle nemli hale gelmiş bir bebek teni, vs... Daha çok yarattığı nostaljik atmosfer, çağrıştırdığı imgeler ve derin hissiyat ile öne çıkan bir parfüm. Konsepti gereği biraz eski kokuyor. Portakal çiçekli amberin, hafif tütünlü odunsuluk, kirliliği yok saymayan misk ve vanilyayla yolculuğu. Biraz Jicky, biraz Le 3e Homme de Caron esintileri... Yarattığı hissiyat açısından bana, birkaç sene önce kullandığım Fifi Chachnil'i de oldukça hatırlattı. Kokular çok benzemiyor (Fifi Chachnil'de pek kirlilik yok mesela) ama zihinde beliren dönemsel çağrışımlar yakın. Kalıcılık uzun, yayılım ortalama. Sonuçta benlik değil ama amacına ulaşmış bir parfüm.
                  Son Düzenleme Medea; 23-02-18, 00:42. Tarafından yapıldı.

                  Yorum


                  • matrai
                    matrai Yorumladı
                    Yorumu düzenleme
                    Muhteşemsim Mete hocam

                  • Minty
                    Minty Yorumladı
                    Yorumu düzenleme
                    Tek kelime ile "muhteşem"
                    Çizdiğin ortam kokuya o kadar çok uyuyor ki.. Kalemine sağlık

                  • fsater
                    fsater Yorumladı
                    Yorumu düzenleme
                    fifi chachnil,ne süper kokudur.neden kullanılmaz bilinmez anlamış değilim.gizli kalmış cevher

                • Orjinal yazı sahibi: Medea View Post
                  Miller Harris L'Air de Rien... Eski günlerinde, bir Nişantaşı apartmanında, muhtemelen musevilerin oturduğu bir daire, yatak odasındaki makyaj masasının üzerinden yayılan dönemin pudramsı kozmetik ürünlerinin kokusu, ahşap çekmeceli komodinin üzerinde duran hafif tozlu ve eski bir kitap, birkaç gündür kullanılmayan bir pipo, az önce kullanılmış banyodan, portakal çiçeklerinin kokusuna karışarak evin içine yayılan hoş kokulu bir buhar, hem yaramazlık yapmış bedenin kokusunu hem kullanılmış şık parfümün kalıntılarını taşıyan zarif bir iç çamaşırı, öpücüklerle ve hafif ekşimtırak terle nemli hale gelmiş bir bebek teni, vs... Daha çok yarattığı nostaljik atmosfer, çağrıştırdığı imgeler ve derin hissiyat ile öne çıkan bir parfüm. Konsepti gereği biraz eski kokuyor. Portakal çiçekli amberin, hafif tütünlü odunsuluk, kirliliği yok saymayan misk ve vanilyayla yolculuğu. Biraz Jicky, biraz Le 3e Homme de Caron esintileri... Yarattığı hissiyat açısından bana, birkaç sene önce kullandığım Fifi Chachnil'i de oldukça hatırlattı. Kokular çok benzemiyor (Fifi Chacnil'de pek kirlilik yok mesela) ama zihinde beliren dönemsel çağrışımlar yakın. Kalıcılık uzun, yayılım ortalama. Sonuçta benlik değil ama amacına ulaşmış bir parfüm.
                  hayalettim şimdi ve kokusu burnuma geldi..hayalgücünüze sağlık Mete bey...
                  İnsanın ruhu kokularıdır...

                  Yorum


                  • Orjinal yazı sahibi: Medea View Post
                    Miller Harris L'Air de Rien... Eski günlerinde, bir Nişantaşı apartmanında, muhtemelen musevilerin oturduğu bir daire, yatak odasındaki makyaj masasının üzerinden yayılan dönemin pudramsı kozmetik ürünlerinin kokusu, ahşap çekmeceli komodinin üzerinde duran hafif tozlu ve eski bir kitap, birkaç gündür kullanılmayan bir pipo, az önce kullanılmış banyodan, portakal çiçeklerinin kokusuna karışarak evin içine yayılan hoş kokulu bir buhar, hem yaramazlık yapmış bedenin kokusunu hem kullanılmış şık parfümün kalıntılarını taşıyan zarif bir iç çamaşırı, öpücüklerle ve hafif ekşimtırak terle nemli hale gelmiş bir bebek teni, vs... Daha çok yarattığı nostaljik atmosfer, çağrıştırdığı imgeler ve derin hissiyat ile öne çıkan bir parfüm. Konsepti gereği biraz eski kokuyor. Portakal çiçekli amberin, hafif tütünlü odunsuluk, kirliliği yok saymayan misk ve vanilyayla yolculuğu. Biraz Jicky, biraz Le 3e Homme de Caron esintileri... Yarattığı hissiyat açısından bana, birkaç sene önce kullandığım Fifi Chachnil'i de oldukça hatırlattı. Kokular çok benzemiyor (Fifi Chacnil'de pek kirlilik yok mesela) ama zihinde beliren dönemsel çağrışımlar yakın. Kalıcılık uzun, yayılım ortalama. Sonuçta benlik değil ama amacına ulaşmış bir parfüm.
                    Elinize sağlık hocam güzel olmuş. Lyn Harris Bu Parfümü şarkıcı ve aktrist Jayn Birkin için yapmış.
                    Son Düzenleme Kosovic; 22-02-18, 16:01. Tarafından yapıldı.

                    Yorum


                    • Orjinal yazı sahibi: Medea View Post
                      Miller Harris L'Air de Rien... Eski günlerinde, bir Nişantaşı apartmanında, muhtemelen musevilerin oturduğu bir daire, yatak odasındaki makyaj masasının üzerinden yayılan dönemin pudramsı kozmetik ürünlerinin kokusu, ahşap çekmeceli komodinin üzerinde duran hafif tozlu ve eski bir kitap, birkaç gündür kullanılmayan bir pipo, az önce kullanılmış banyodan, portakal çiçeklerinin kokusuna karışarak evin içine yayılan hoş kokulu bir buhar, hem yaramazlık yapmış bedenin kokusunu hem kullanılmış şık parfümün kalıntılarını taşıyan zarif bir iç çamaşırı, öpücüklerle ve hafif ekşimtırak terle nemli hale gelmiş bir bebek teni, vs... Daha çok yarattığı nostaljik atmosfer, çağrıştırdığı imgeler ve derin hissiyat ile öne çıkan bir parfüm. Konsepti gereği biraz eski kokuyor. Portakal çiçekli amberin, hafif tütünlü odunsuluk, kirliliği yok saymayan misk ve vanilyayla yolculuğu. Biraz Jicky, biraz Le 3e Homme de Caron esintileri... Yarattığı hissiyat açısından bana, birkaç sene önce kullandığım Fifi Chachnil'i de oldukça hatırlattı. Kokular çok benzemiyor (Fifi Chacnil'de pek kirlilik yok mesela) ama zihinde beliren dönemsel çağrışımlar yakın. Kalıcılık uzun, yayılım ortalama. Sonuçta benlik değil ama amacına ulaşmış bir parfüm.
                      Hocam yine döktürmüşsün. Harika bir yorum.

                      Yorum


                      • akşam artık bond amber e dönüş...
                        amber ve gül başka türlü yorumlanamazdı...
                        İnsanın ruhu kokularıdır...

                        Yorum


                        • Bugün çok kıymetli bir dostumun gönderdiği ve kendi çalışması olan bir numuneyi kullandım ve hallice yorumlamaya itildim parfüm tarafından... Çünkü bunu gerçekten hak eden bir çalışma olduğuna inandım. Numunesinin adı BG-I idi ve şöyle anlatayım;

                          Vintage parfümler gibi açılıyor. Odunsu bir evrim süreci geçiriyor gibi. Hayvansallık, biraz sabunsuluk, reçine akorları… Sağlam bir vintage havasında baş kısım. Patou gibi etkileyiciliği yüksek. Yaş ve tarz olarak belirli bir kesime özellikle de olgun tiplere gidecek bir koku ortaya çıkmış.
                          Çok az tatlılık var. Bala benzeyen bir tını ama derinlik olarak çok güzel bir hava katmış. Hatta parfüm ilerledikçe reçinemsi tat daha ön plana çıkmış durumda. Bu kısımda özellikle kalite hissiyatı yüksek. Başlangıcından itibaren “geçmişten günümüze” doğru ilerleyen bir zaman çizgisi var ve bu yönden de enteresan ve ilgi çekici bir özelliği var. Yani başlangıcındaki “sağlam vintage parfüm” havası dağılıyor. Yerini daha modern ve parlak bir koku alıyor.
                          Kokuyu genel olarak hayvansal odunsu olarak tanımlayabilirim. Hayvansallığı ona bir çekicilik katıyor. Hafif tatlımsı hali devam ediyor. Şeker falan değil o tatlılık. Doğala yakın bir şey. Ben bala benzettim. Bu kısımlarda biraz daha fazla sabunsuluk beliriyor. Sanki meşe yosunu da algılar gibiyim. Hafif Mitsouko tınıları mevcut kesinlikle bu fazda. Mitsouko’nun biraz daha girişken, hayvansal ve reçineli hali gibi. Benzetme yapmaya çalıştım yardımcı olması açısından
                          Faz değişimleri yumuşak ve geçirgen. Birçok nota iç içe geçmiş gibi sıralı ve basamaklarda ilerledikçe modül bırakır gibi birkaç notayı ardında bırakan bir geçiş söz konusu. Denememi tende yaptım ve yaklaşık 1 saat içerisindeki değişimler ve gözlemlerim bunlar oldu.
                          Ortalardan sonlara doğru iyice bir NY Intense – Mitsouko karışımı gibi davranıyor bu meret Ama dediğim gibi derinlerde bir parça bal ve castoreum gizli gibi. Castoreum kullanımı biraz Chypre Palatin’dekini çağrıştırıyor.
                          BG I numunesini çok çok başarılı buldum. Gayet karakterli, olgun, şehvetli bir çalışma olmuş. Geçmişe göz kırpan ama günümüz modern maskülenlerine de yakın, yüksek kaliteli materyaller ile bir araya getirilmiş. Koklarken yapaylık denen algı asla söz konusu olmadı. Sabunsuluk veya yumuşaklık her ne dersek adına, sonlara doğru artıyor (Misouko’ya benzettiğim kısım). 2 saat kadar orta kısımları nete yakın algılayabildim. Kalıcılığı epey uzun. 8 saat civarında. Ama tene yakın seyrediyor. Bu yönden cimri ve içine kapanık bir hali var. Belki de bu müthiş çalışmanın tadı da buradadır. Avaz avaz bağırmamasında…

                          Ellerine, emeklerine, her şeyine sağlık dostum...

                          Yorum


                          • Ben BG ile pek anlaşamadım açıkçası ama HD bence, tamamen vintage havada olması dışında, muhteşem bir çalışma. Eski kokan parfümlere genelde negatif baktığım bilinen bir şey ama HD'de, Guerlain'in, Nicolai'nin efsane erkek parfümlerinden, teknik anlamda hiç aşağı kalır yanı olmayan bir durum var.

                            Yorum


                            • Orjinal yazı sahibi: Medea View Post
                              Ben BG ile pek anlaşamadım açıkçası ama HD bence, tamamen vintage havada olması dışında, muhteşem bir çalışma. Eski kokan parfümlere genelde negatif baktığım bilinen bir şey ama HD'de, Guerlain'in, Nicolai'nin efsane erkek parfümlerinden, teknik anlamda hiç aşağı kalır yanı olmayan bir durum var.
                              HD epey sallamıştı beni Onu da kaleme alıp birkaç şey yazacağım. Fikir alışverişi olması açısından

                              Ben özellikle BG'de inanılmaz nostaljik başlayıp sonra modernleşmeye başlayan yapıyı sevdim.

                              Yorum

                              İşleniyor...
                              X