Duyuru

Çökme
Henüz duyuru yok.

Bugün Hangi Parfümü/Kokuyu Denediniz / Test Ettiniz

Çökme
X
 
  • Filtrele
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Temizle
Yeni Mesajlar

  • Olivier Durbano - Black Tourmaline
    Çoğunluğu yoğun olibanum tütsüsünden oluşan yanında karabiber ve kimyon ile açılış yapıyor. styrax-mür akorları da sona yaklaşana dek aynı anda hissedilebilir. Yine bu aşamada ambersi bir tatlılığın yanında arkadan gelen kişnişten olduğunu zannettiğim yeşil bir ferahlık da hissediliyor. 15-20 dk. içerisinde orta kısma geçiliyor. Reçineli yapısı artmış, saldırgan terebentin davranışında oldukça okkalı bir reçine. Hemen yanında zencefil ve sert deri akoru da eşlik ediyor. Bu kısmı Divine Attraction'ın daha çarpıcı halini andırıyor. Son kısma uzun saatler sonunda ancak geçiliyor. Bu kısım baştaki olibanumu daha temiz halinde yansıtıyor. tütsüden arınmış Tatlı-Ferah sakızsı. Sonda meşe yosunu ve paçuli hissetmedim. bu aşamada Amber ve Misk tek başlarına değil ama olibanumun yumuşatılıp tatlılığının dengelenmesinde rol oynuyor olabilir.
    bana göre, Divine Attraction'ın sert deri ve baharat akorlarını, Myrrhe Imperial'ın tatlılık tarzı ve reçinelerini, Ambre Fetiche'in styrax ve tütsü akorları.. hepsini içinde barındıran bir şaheser.
    Son Düzenleme Asaid; 18-11-20, 15:00. Tarafından yapıldı.

    Yorum


    • Serge Lutens Ambre Sultan. Tauer L'air du Desert Marocain'e oldukça benzettim. İkisi de ele aldığı temayı (Fas Çölleri) harika işleyen parfümler. Yoğun baharatlı, modern Arabik tarzdalar.

      Serge Lutens Arabie. Kuru kayısı kokusuna çok benzettim. Kağıt üzerinde çok hoşuma gitmemişti ama üzerimde harika hissettiriyor. Serge Lutens bu işi gerçekten layıkıyla yapıyor. Keşke biraz da yazlık parfüm çıkartsa.
      ​​​​​

      Yorum


      • Click image for larger version

Name:	143A6305-7A04-4AAE-8FB8-DD2203EBBE07.jpeg
Views:	479
Size:	2.17 MB
ID:	185339
        L’eau d’ıssey Eau de Toilette; arkadaşlar bu koku cennet gibi kokuyor=D Ya inanılmaz taze çiçek notaları, böyle sanki nilüferlerin olduğu bir göl kıyısında oturmuşta suyun kokusunu içime çekiyormuşum gibi... Beni bu sene en fazla etkileyen koku oldu kendileri; animal bir musk kokuyu karakterli ve güçlü kılıyor, keza keskin zambak notası da öyle... Açıkçası almadan önce tek bir nota korkutmuştu beni: melon(kavun), ancak ben hiç alamıyorum nedense sanırım bunun sebebi ülkemizde bulunmayan farklı bir kavun türü olması... Gerçekten olağanüstü tam puan aldı benden!


         

        Yorum


        • Nishane - Karagöz denedim.. Fazla değişiklik göstermese de, çok yenilikçi olmasa da sevdim, özellikle son kısımlarını çok beğendim.

          Yorum


          • Guerlain Aqua Allegoria Herba Fresca. Adamlar resmen nane-limon tadını kokuya çevirip şişelemişler. Çok da doğal. Grip olduğumda bol bol sıkarım artık 😁😁

            Yorum


            • # Nishane Nanshe #

              Öncelikle başlangıcından bitişine kadar Cecile Zarokian işi. Hemen her parfümünden esintiler var içinde. Biraz Ani'den biraz Epic Woman'dan... Islak, bol citruslu parlak bir sütlü krema açılışı ve hemen toparlayıp gülü doğurması... Devamında odunsulaşıp, tatlışlığın geri çekilmesi ve ekşimsi, buruk, topraksı bir kızıl gül ile tütsümsü odunsu bir tarz... Değişimleri çok belirgin ve gül içerikli parfümleri seven hemen herkesin kullanabileceği bir parfüm olmuş. En sevdiğim Zarokian işi tabiki değil ama yine de saygı duyuyorum. Sonuçta başlangıcı ile bitişinin alakası yok. Çok da uyumsuz gelmedi ve ne alaka? dedirtmedi bana. Genel kullanımı bence yüksek. Ama beklediğim çıtanın altında kaldı. Cecile olunca daha fazlasını bekliyor insan. Maalesef Nishane'ye biraz "düz kafada" kokular yapıyor. Elimde Epic Woman varken bir Nanshe edinmem ve bu tarz parfümler tercih edilecekse kesinlikle Epic Woman'ı öneririm. Çünkü başlangıç kısmı ortalara kadar giriyor sütümsü tatlış yumuşaklıkla ama sonrası bana çok fazla Epic Woman geliyor. Ve onun kadar da başarılı değil. Çok daha yüzeysel ve düz. Performans olarak; yayılım orta, kalıcılık iyi. En önemli artısı katmanlı ve değişken olması ile niş parfüm gibi davranması.

              6/10
              Son Düzenleme cantona8; 21-11-20, 02:31. Tarafından yapıldı.

              Yorum


              • # Nishane Ege #

                Nanshe'den sonra beklentimi biraz daha düşürüp denediğim "yeni Nishane çalışması" oldu Ege. İyi ki de öyle yapmışım. Çünkü "vay anasını" dedirtecek bir başlangıç yaşatmadı. Gayet yerinde ve dozunda ayarlanmış diyebilseydim keşke ama diyemedim anason için. Bir tık daha geri planda olsa çok güzel bir başlangıç olacaktı benim için. Çok fazla sucul olmayan, aromatik sayılabilecek kesinlik taşıyan bir giriş yaptıktan sonra biraz daha oturmaya başlıyor. Baş kısımlar bana nedense inanılmaz sentetiklik hissettirdi. Ama bu ucuz mal kullanılmış anlamında değil. Anason yordu sanırım ve giriş seviye designer parfümlerde bolca kokan o yapay hissettiren şey. Bu kısım 5 10 dk içerisinde geçti. Ben de bir süre koklamayı bıraktım sonra ama eşim evin ta diğer tarafından "ya parfüm mü sıktın?" diye bağırınca olay karşısında şok geçirdim. 2 oda yandan net almış kokuyu ve beğenmediği için de isyan etmiş. Yayılım muazzam buradan da anlaşılacağı gibi. Parfüm sonlarında bana bolca miskimsi yeşile bürünmüş oturaklı bir odunsu anason verdi. Baştan sona neden bu kadar çok hissettiğimi anlamadım anasonu. Taktım kafayı sanırım. Yeşil dengesini kurmaya çalışması bana zeytin? sorusunu sordurdu ama emin olamadım. Net bir Creed havası aldım ayrıca. Parfüm oturaklı derken parlak aynı zamanda. Nanshe gibi uysal değil. Bir erkeğe yakışacak cinsten ve Creed Viking havası aldım bu tarzı yönünden. Bu parfümde bazı şeylerin ayarı bence kalıcılığı ve fark edilirliği artırmak için epey bi kaçırılmış. İlerleyen zaman içerisinde daha çok benimseneceğini umuyorum ama bana olsa da olur olmasa da havası verdi şimdilik. İleride belki fikrim değişir. Zor. Ayrıca akuatik bir hava net alamadım o yüzden olumlu buldum bunu. Bir konsept yaratılmaya çalışılmış belli. Pekji'den Zeybek der, konuyu kapatırım. Konu eğer Ege konsepti ise. Evet Ege başka yönden bir bakış. Aynı olamaz ve olmasını da beklemem ama Ege'de arada kalmış oturmamış bir şeyler var. Yayılım çok iyi, kalıcılık da çok iyi. Sırf bu yüzden bile alanlar çok olur.

                6/10

                Yorum


                • anigemini
                  anigemini Yorumladı
                  Yorumu düzenleme
                  Ben bu parfümü Boszporusz’un yeniden yorumlanmışına benzettim. Malum diğer parfüm piyasadan çekildikten sonra orda bağıran yosunun yerine burda gene bağıran anason yerleştirilip piyasaya sürülmüş gibi geldi. Parfümörü falan farklıdır illa ki ama bende yarattığı izlenim bu.

                • cantona8
                  cantona8 Yorumladı
                  Yorumu düzenleme
                  Boszporusz u unuttum gibi bisey ben de. Detaylari hic kalmadi aklimda ama o daha yirtici bi kokuydu sanki.

              • Hendley P. - Fume
                Başlangıç kısmı zeytin ağacı reçinesinin kokusu ile oldukça benzer. daha çok baharat(kimyon?-karabiber?-biberiye?) tütsü akorları mevcut, tütsülenmiş çay notasından gelmeleri muhtemel. yanık tarzda değil ama baş kısımda gerçekten pişme aşamasında olan oldukça baharatlı bir etin uzaktan kokusu ile benzer hatta biraz da hayvansal bir akor var. Athunis, Fumidus gibi bir is yada yanıklık kesinlikle yok fakat bence baharat tütsü akorlarıyla onlardan daha yorucu bir 'pişmişlik' var.(bu konuda en cüretkar Rake&Ruin) o aşama neyse ki çok sürmüyor. başta bu dediğim koku yapısının aşağısında hissedilen diğer notalar meşe yosunu-cypriol. Cypriol hafifçe törpülenip keskinliğin büyük kısmı alınmış; odunsu, hafif isli ama yumuşak sayılabilecek özellikle parfümün son kısımlarında gözüken bir vetiver akoru sağlamış. artı olarak meşe yosununun saldırgan koyu yeşil rutubetli yapışkan dokusu yumuşatılmış ve galbanum'un acısı (muhtemelen hissedilen labdanum ile) büyük ölçüde alınmış yeşil derili ambersi dokularının birleşimi olarak sunulmuş. 3-4 saate parfüm yumuşak şekilde yosun-vetiverin öne çıkması ile aromatik bir kıvama doğru gidiyor.
                genel olarak isminin hakkını verdiğini söylemek mümkün. bununla birlikte kullanıcıya acıyıp gittikçe baharatlarını azaltıp kendini açması da güzel düşünülmüş. İs noktasında değil ama özellikle başlardaki baharat akoru içinde Mukhallat Shams'deki misk akoruna benzer fakat daha hafif bir ürinerlik barındırıyor ki alışık olmayanı rahatsız etme ihtimali mevcut. fakat hayvansal sayılabilecek o kısmını arkaya atıyor, baharatlarını da gittikçe geriye çekerek, daha sade ve aromatik sayılabilecek mercan köşk?-vetiver-yosun-labdanum? temeline oturuyor. ilginçtir ki parfümde beklediğim çam kozalağına dair bir hissim olmadı. muhtemelen baştaki akora katkı sağlayacak şekilde Pinacea familyasından başka bir cinsin kozalağı kullanılmış.
                Son Düzenleme Asaid; 23-11-20, 15:40. Tarafından yapıldı.

                Yorum


                • Ensar Oud No: 1

                  Acı, asitli çiçeklerle birlikte; fazlaca yağlı ve kaygan hissettiren, tabaklanmış tipte harika bir deri akoru ile açılıyor. Buğulu, çamurlu bir kirlilik barındıran deri tabakası altında ezilen çiçekler arasında kremsi yapısı ve buruk samansı kumarin hissi ile lavanta biraz daha ön planda. Mevcut deri akoru kısa bir süre sonra sıcak reçineler ile preslenmiş ve yine reçine kirliliğinde indolik yasemin ile destekleniyor. Yasemin’ in kirli aldehidik yapısı ile eski tip aldehitli derilere dönüşüyor bu noktada No 1, hatta yüksek çözünürlüklü bir yorumu da diyebiliriz galiba. Reçineler arasında Frederic Malle Dawn’ da olduğu gibi; endüstriyel yağlara da benzeyen keskin dumanlı profili ile yine Günlük Yağı bolca mevcut. Ortaya çıkan deri akoru ise sytraxlı derilerde olduğu gibi kaygan, pürüzsüz ve saydam; fakat fazlaca güçlü bir deri, hatta kokladığım en deri koku olduğunu söyleyebilirim No:1’ in.

                  Çiçeklerin düşmesiyle birlikte hafif boozy, tatlıca, bir piponun tütün haznesine benzeyen küllüklü tütün ve pankek kıvamında kremsi lezzetli bir vanilya beliriyor. Bu noktada oluşan deri akoru oldukça odunsu, hatta direkt işlenmiş odun hissi taşıyor. Artık çok hissedilmeyen, aralardan sızıntı şeklinde algılanan indolik yasemin ile pastorize olan reçineler ise bu noktada boya vurulmuş bir yüzey hissi yaratmakta. Vücuttan ayrılırken de; deri hissini kaybetmeden acı kızıl toprak tadında nefis bir ambergris bırakıyor.

                  Aldehidik çiçekler ve deri ile başlayıp, tütünlü deriye, oradan da ambergrisli çamurlu deriye dönüşerek dönüşümünü tamamlayan, ama aslında pek de dönüşmeyen, oldukça yüksek frekanslı baştan sona kaliteli bir deri işi No: 1. Yoğun ve sert deri yapısı ile aklımda oluşturduğu renk kızıla çalan bir kahverengi. No 1 aklımda; kahverengi duvar kağıtları ile çevrili, bazı bölümleri pürüzsüz bir deri ile kaplı ahşap sandalyeleri ve bu sandalyelerin oda arkadaşı olabilecek maundan bir masayı ve yine bu maun masa üzerinde konumlanabilecek yine maun rengi bir pipoyu taşıyan bir görseli canlandırdı. Üstelik bu mobilya ekibi henüz yeni olsa gerek ki cila kokuları, birkaç saat önce sönmüş, fakat henüz tam tahliye olamamış pipo dumanı ile odayı doldurmakta. Ellerine sağlık Ensar Emmi, yemek çok güzel olmuş.


                  Son Düzenleme PPBurn; 24-11-20, 04:03. Tarafından yapıldı.

                  Yorum


                  • Tom Ford Black Orchid Parfüm 2020, eski edp versiyonu bana göre tam bir ünisex, ama bir çoğumuzun feminen yönünün ağır bastığı yönünde görüşleri ve tecrübeleri var. Parfüm versiyonu ünisex kısmından sıyrılmış daha dolgun, yayılımı oldukça iyi, güzel bir konsantrasyon olmuş. Daha önce karşılaşmışımdır pek hatırlamıyorum ama TF Edp den parfüm versiyonuna başarıyla geçiş sağlamış bana göre. Fiyatı ise malum kurdan dolayı yüksek ama denemeye değer bir parfüm çıkarmışlar.

                    Yorum


                    • L'Eau au Masculin Lolita Lempicka : Ferah ve düz kokan ama ne koktuğu tam anlaşılmayan bir başlangıcı var. Limon burada bi' tık daha baskın olsa daha sevilesi olurmuş. Sonrasında karamelimsi tonkalı menekşe hafif baharatlarla beraber ortaya çıkıyor. Kapanışı da temiz bir misk ile yapıp teninizden ayrılıyor. Ben klasik versiyonundan daha çok beğendim bunu. Bu hem 4 mevsim kullanıma uygun olmuş hem de geçişler daha net hissediliyor.

                      Hermes Un Jardin Sur La Lagune: MUHTEŞEM bir koku. Hatta kokladıktan sonra bundan sonra sadece beyaz çiçeklerin baskın olduğu parfümleri mi alsam diye düşündürdü bana. Alırken deniz notalarıyla beraber beyaz çiçeklerin uyumu nasıl olur diyip oldukça meraklanmıştım. Fakat koklayınca maalesef fragrantica'da gösterilen o deniz notalarından eser olmadığının farkına vardım. Ama hiç problem değil bu haliyle de gayet güzel. Çok doğal ve sade bir beyaz çiçek parfümü. Sanırım koku zevkim değişiyor bu sıralar burnum hep çiçeksi kokular arıyor

                      Yorum


                      • Creed, Acqua Originale serisine uc uye daha katmis, magazada gorunce denedim

                        Green Neroli: Evet guzel taze adi gibi kokan bir parfum ama performansi pek zayif

                        Zeste Mandarine: Sanirim Zeste Mandarine Pamplemousse yerine bu seriye cekilmis ya da ben psikolojik olarak oyle hissettim, biraz daha yumusak ama Z.M'den

                        Citrus Bigarade: Bu da kolonya.

                        Sonra ismi cok gecen Alexandria 2'yi tekrar denedim. Sanirim hype hypei dogurmus, bu parfumde birsey yok arkadaslar.

                        Hah, cok merak ettigim MFK yeni gül erkek kokusunu denedim, nemli, transparan hafif bir gül, yeni birsey yok, hatta bence onca reformulasyona ragmen su andaki Lumiere Noir bundan daha guzel.

                        Yorum


                        • Ayrica gene dun gordum, Stangelove NYC diye bir marka cikmis, 50 ml 425 eur. Denemedim bile, cılkını cikardilar bu isin artik.

                          Yorum


                          • Orjinal yazı sahibi: Leto View Post
                            Ayrica gene dun gordum, Stangelove NYC diye bir marka cikmis, 50 ml 425 eur. Denemedim bile, cılkını cikardilar bu isin artik.
                            Evet garip garip yeni markalar/parfumler türüyor ve fiyatlari da kol gibi. Sanirsin hepsi birer saheser ama denedigim bircogunun kalitesi bile hayret edilesi derece kotu...
                            Son Düzenleme cantona8; 26-11-20, 11:15. Tarafından yapıldı.

                            Yorum


                            • Pekji Zeybek. Parfümün özeti, birisi bol miktarda hayvanın hacet giderdiği bir ahıra yeşil otlar koymuş, en son da üzerine limon sıkmış. Koku bence tam olarak bu. Çok beğendim, gerçekten yeni çıkan bir markanın böyle bir koku yapması, üstelik Türkiye gibi bu tarz parfümlerin pek de yaygın olmadığı bir ülkede bunu yapması gerçekten takdir edilesi. Markanın diğer kokularını denemekten için sabırsızlanıyorum.

                              Yorum


                              • Myrkur
                                Myrkur Yorumladı
                                Yorumu düzenleme
                                cantona8 en çok holyshit'i merak ediyorum aslında ama üretimi mi durdu bilmiyorum. Hiçbir yerde denk gelmedi şu ana kadar.

                              • cantona8
                                cantona8 Yorumladı
                                Yorumu düzenleme
                                Aynen hocam. Üretilmiyor artik. Bir ara uretildi cok sinrli sayida ve cuir6 da cok acayip biseydi. Sinir tanimayan iki parfum...

                              • Abbathdoom
                                Abbathdoom Yorumladı
                                Yorumu düzenleme
                                Cuir6’yı çok merak ediyorum.
                            İşleniyor...
                            X