Bugün Hangi Parfümü/Kokuyu Denediniz / Test Ettiniz

[cornelius]

Mancera - Soleil d'Italie.. Bolca turunç, limon ve ekşi ne varsa. Buradaki olay ilk 1 saatin oldukça parlak geçmesi. Sanki gerçeklik kastırmak için notalar çok burun yakıcı bir halde verilmiş gibi. Sonrasında da hafifleyip bildiğin yaz kokusu formatına dönüşüyor. Fazlası yok. Kalıcılığı iyi, yayılımı eh. Sırıtmaz.

Beğeni: 5/10
Performans: 7/10

[mizansen035]

Boş şişeleri kurcalarken sıkıntıdan dior homme intense gitti elim. Dibinde bir kaç fıstırık kalmış. 2013 batch. Sıktım bileğime. Bu ne güzel bir kokudur. İlk açılıştaki o ruj efekti uzun süre gidiyor arkadan kakako. Nerede şimdi o dhi.

[PPBurn]

Tom Ford Patchouli Absolu

Çok yoğun olmayan bir kuru, toprak deri ile baharatsı bir düzlemde açılan koku dipten gelen biraz kadife, şekersi bir tatlılıkla zenginleşiyor. Deri hissinin ortadan kaybolması ile birlikte kadife, metalik ve pudramsı gül kurusu baharatlarla birlikte hissediliyor. Daha pamuk şeker kıvamında bir yapı mevcut. Kuru topraksılık zaman zaman hissedilse de tatlı kadife yapı daha güçlü. Baharat kullanımı Tobacco Vanilledeki kuru baharatları, özellikle de ön planda hissedilen karanfili andırır biçimde. Metalik, kuru ve tatlı. Net bir şekilde hissedilen ve neredeyse kokuya tamamen hakim olan kuru metalik tatlı karanfil ile kuru odunsuların yarattığı Pomegranate Noir dumansılığı da mevcut. Metalikliği ilginç bir şekilde malt, buğday çağrışımları yapıyor. Çok güçlü olmadan, alt çizgide hissedilen herbal ve topraksı detaylar, bozuk bir çamaşır makinesinin kireçli rezistansını ya da giderleri bozulmuş bir lavabodaki metalik, küflü ve nemli havasızlık hissi anımsamaları yaratmakta.

Sonlara doğru sentetik gül hissinin artmasıyla birlikte fazlaca “Lost Cherry” deki bayık kirazsı tatlılığı andıran bir hale bürünüyor. Bu kısım biraz da Eldo Archives 69 daki sentetik kirazsı ekşi gül yapısını da çağrıştırmakta. Bu şekilde sonlanıyor. Aslında kabataslak bakıldığında Noir de Noir vari paçuli ve gül kurusu kombinasyonu artı Tobacco Vanille vari kuru metalik karanfil artı gövdede oluşan amber ve kiraz ekşiliğinde bayık metalik bir tatlılık olarak da özetlenebilirdi Patchouli Absolu ama fazlasıyla dağınık bir koku. Bu da onu belki yanlışlıkla yaratılmış farklı, kompleks bir yapıya itiyor. Patchouli Absolu bana hissettirdiği farklı çağrışım ve imgelerle, alakalı alakasız denediğim bir çok kokuyu bana alakalı alakasız şekilde tekrar hatırlatmasıyla denemekten keyif aldığım ve oldukça beğendiğim bir koku oldu. Değindiğim noktalar kimsenin gözünü korkutmasın, fazlasıyla lüks hissiyatı içeren ( ki Noir de Noir ve Tobacco Vanille den fazlaca bir şeyler içerdiğini düşünüyorum.) belli beklentileri de fazlasıyla karşılayacak bir koku. Bendeki en büyük eksisi paçuli namına aşırı bir şeyler görememek ve kokunun ortasındaki anlamlandıramadığım şekilde hissedilen boşluk hissi oldu. Onun dışında denemesi gayet keyifli bir koku Patchouli Absolu.

[Misafir]

Strangers ve Prissana’lardan:

SM Cafe: Kahve, dumanlı kahve, kremalı kahve ve odunlar. Gerçekçi ancak derinliği ve cesareti olmayan zayıf kahve...

Burning Ben: Bu da kahve arkasından da bir şeyler yanıyor ve son olarak da deri ile odunlar giriyor. Yukarıdaki ile paralel aynı kahve akorunun biraz daha cesur ve detaylandırılmış hali. Girişte bir başyapıt olarak gördüğüm Eau des Illes tınıları...

Maruyama: Kızarmış tereyağlı ekmeğimin üzerine bolca serptiğim poy baharatı kokuyor azı yada fazlası yok bu bir poy baharatı kokusu. Yemesi ve koklaması hoş fakat bu performans canavarını giymek cesaret ister.

Mohragot: Yeşil bitkilerden mamul şifalı merhemler, sıcak baharlı balzamlar ve doğunun da doğusundan henüz keşfedilmemiş reçineler. Koku güzelliği bakımından olsun tam ters köşe genel beğeni yakınlığıyla olsun bu iki marka yelpazesinin üzerinde diyebilirim.

Bu kadar...

[Mehdikeremm]

Versace Eau Fraiche ' yi denedim bugün Hatta 200 ml kör alış yaptım

Bence Piyasadaki ucuz parfümlerden hiç bir farkı yok yani otobüse bin heryer bundan kokuyor , Artı hiçte kalıcı değil max 1-2 saat.
İnternette neden bukadar övüyorlar anlamadım , Eski parfümüme devam

[KARALARIN_CEMAL]

Sevil mağazasında edindiğim simple Terre D'Hermes Eau Intense Vetiver denedim. Başlangıçta limon ile vetiverin birleşimi ile açılış yapıp, baharatlar ile desteklenmiş burun tırmalayan bir yapısı var. Vetiver biraz törpülenmiş ve o vetiverin yumuşaklığı parfümün son anına kadar devam ediyor. Bir şans verip bu kokuyu üzerimde fıslanmalıyım.

[mizansen035]

Robert piguet oud

ten ile kavuştuğu anda ilk olarak bi oud selam veriyor. Bir kaç dakika sonra mür ve köknar dönüşümlü olarak araya giriyor. Sonrasında safran ve oud ile tamamlanıyor. Fazla kompleks değil. Hatta bu parfümü Opus serisinden birine benzetiyorum ama sayısı şu an aklıma gelmiyor.

Edit : evet opus 8 e benziyor. Daha doğrusu opus buna benziyor. Piguet oud un 2012 de çıktığını sayarsak sanırım Amouage iki sene sonra ya Robert Piguet den ilham aldı. Ya da farkında olmadan aşırı şekilde bu parfüme benzedi. Notaları her ne kadar amouage nin daha zengin olsa da , kesinlikle benziyorlar birbirlerine.

12 saat sonra hala koku duruyor. Hatta bileğimden burnuma esiyor. Burnumu dayamama fırsat vermiyor. Tende kalan son koku acı bir oud kokusu. Hani şu bazılarının ilaç kokusu gibi dediği türden

[Misafir]

Strangers ve Prissana’lardan vol.II;

Lava Rose: Oldukça gerçekçi kuru ve kumlu toprak akoru, bir takım metalik ve mineral şeyler ile ozonik baharlı yumuşak gül yorumu. Gül ilginç şekilde kimliksiz verilmiş ve parfümdeki yeri oldukça transparan yani çalışmanın adındaki Lava daha öne çıkan bir yapıda.

Aroon Sawat: Kaliteli narenciyeler, zengin yeşillikler, oldukça baharatlı odunlar ve gerilerden her daim gelen kokulandırılmış çöp poşeti veya plastik toplar hissi ile hoş bir yazlık ortaya çıkmış; performansı da son derece iyi.

Tiwa: Oldukça dandik turunçgiller, zengin baharatlar ve taze zencefil suyu ile bu da tahammül edemediğim yazlıklar sınıfında ve o ortak plastik akoru bu çalışmada yaşananlar yetmiyormuş gibi rezalet bir baş ağrısı yarattı. Elimi yıkamak bir yana duş almak zorunda kaldım.

Thichila: Referans mür parfümü. Alttan yine kaliteli baharatlar, odunlar ve derinlik katan çiçekler eşlik ediyorlar. Erkeksi tınılar barındıran sağlam bir kompozisyonun yarım kalmış yada sadece orta-alt notalardan oluşmuş hali gibi bir handikap barındırsa da Mohragot ile beraber reçine nedir veya balzamlar nasıl işler sorusuna verilmiş harika bir cevap niteliğinde.

Prin; oldukça yaratıcı bir adam yani durduğu yerden bir şeyler sıçmış üretmiş ve imkanları dahilinde bunları kimliklere ve markalara bölmüş. Turkish Leather, Aksum ve Mogao gibi efsanelerin olduğu Pryn’i en üstteki kompakt çalışmaların bulunduğu, Prissana’ları Güney/Güneydoğu Asya tematik parkı, Strangers’ları ise bu tematik parkın Avrupa ve Amerika’ya açılan şubesi olarak konumlandırabilir / nitelendirebilirim. Çünkü devasa kompozisyonlarından tutun da en domestic veya tematik çalışmana kadar farklı baharat, reçine ve odunlar imzalarını yakalayıp ayırt etmek mümkün bu da benim için olmazsa olmaz bir kriter: İmza. Umarım yardımcı olabilmişimdir... Son.

[cantona8]

Deneme günlükleri #1

Min New York Barrel: Keskin bir rom ve tatlı-kuru baharatlarla açılıyor. Başlangıcına nazaran durdukça yumuşayan ve Strangers Cigar Rum ile organik bir bağ kuran bir parfüme dönüşüyor. Konfor ve kalite artıyor durdukça. Bazen tütsümsü, bazen sabunsu.. Farklı fazları var parfümün ve ilk yarım saat her kokladığımda farklı bir koku demeti aldım. Çok eğlenceli geldi bana. 1 saat sonunda hafif buruk ve tatlımsı mür ile rom algılıyorum baskınca. Odunsuluk hissi Cigar Rum ile farkı belki de... Başyapıt beklentisi içinde olmadığım için hayli sevindirici bir koku oldu benim için. Kendime referansı olsun diye not düşeceğim bu rakamları ve kesinlikle puan ya da not değiller, aldatıcı olabilir bazı kimseler için yani. 7/10.

Min New York Momento: Bolca yeşilimtrak limon baskın citruslarla başlıyor. En sevdiğim... Oturmaya başladıkça parfüm eski kafa yeşil parfümlere evriliyor gibi oluyor. Keskin bir tütsülük hali var sanki bu kısımda. Ama keskinliğin limongillerden geldiğini düşünüyorum. İlk 10 dk sonrasında koku aldehitimsi temiz bir yapıya doğru ilerlerken erkeksi duruşu ön planda kalmaya devam ediyor. Ama onun yanında bir de yumuşak bir faz daha var. Aromatiklik ile odunsuluk karışımı bir yumuşak faz. Tatlı amberimsi biraz. Gelip geçici sandım ama geçmedi. Ve kendini sevdirdi bana. Bu tarz eski kafa çok fazla örnek içinde hiçbir akrabasına benzetemedim. Onlardan en belirgin karakteristik farkı da bu yumuşaklık. Hem eski delikanlı hem de eski beyefendi... Sanırım bu cümle kafamdakini daha iyi açıklıyor. Sürekli elimi burnuma götürme ihtiyacı hissediyorum. Barrel'den daha çok etkileyici bu koku. Klişelerin biraz daha dışında ve dedelerinin gölgesinde... Ara ara bana kirli gelen tarafları Miller Harris L'Air de Rien i anımsattı. Buçuklu puan veriyor olsaydım 8.5 yazardım. Çünkü 9'u zorluyor ama biraz fazla tene yakın. O yüzden kafamdaki diğerlerine haksızlık edemem. 8/10.

Keyifli forumlar...

Önemli edit: Öğlen 12lerden bu saat (21.00) oldu hala son kisimlar net kokuyor canlı şekilde. Momento daha diri hatta. Ama yayılım nerdeyse yok. Ya da bana hic gelmedi elimden. Enteresan...

[cantona8]

Deneme günlükleri #2

Xerjoff Italica: İlk günkü Min NY denemelerinin ardından çıta çok yükseğe çıkmış olacak ki bir feminen bir de maskülen iki denek yatırdım masaya. İlki son zamanlarda tavsiye üzerine karşıma çıkan Italica idi. Bu parfüm baştan sona feminen kokuyor. Çok fazla çağrışım yapan akraba koku grubu var. Açılışı çok keskin bir badem ve süt ile yapıyor. Sanki taptaze bir pandispanyanın içini kokluyormuşum gibi biraz. Ama fazlaca keskin. Burun yoruyor. Sonra yumuşama başladıkça çok da yaratıcılık göstermeyen, durdukça sıradanlaşan ve benim çok da sevmediğim bir koku familyasına kayıyor. Bolca tatlı (şekerli ya da ballı anlamında değil) biküvimsi badem kokusu. Xerjoff Lira'nın eline su bile dökemez. Koca bir balonu patlatmış oldum kafamda böylece. Benim için gerekli olmayan kokular grubuna gitti bile. Ama bu tarz Ani, Remember Me gibi parfümleri seviyorsanız bir deneyin. Keza bu parfümlerin de yanında esamesi bile okunmaz. Denemek güzeldir. Ha unutmadan. Performans canavarı... Zaten parasının bir kısmını ancak performansından karşılayabilir. Kokusu bana göre sıradanın bir üstü. Çok pahalı olan fiyatına değmez. Edinmezdim kesinlikle. 4/10

Etat Libre d'Orange Je Suis Un Homme: Bu parfümü de uzun zamandır denemek istiyordum. Keza ilk denediğimin üstünden sanırım 4 5 yıl geçti. Haliyle hatlarını kabaca hatırlıyodum. Deri, huş, limonsu citrus kardeşler ve tarçın... Gayet kaliteli bir eskiye selam çakış. Sanırım vintage haliyle bir on sene sonra bu parfümü arayacağım edinmek için. Bulunabilir halde olursa tabi. Ama şimdilik sadece hatıra defterime kaydettim onu. Soft bir retro delikanlı parfümü gibi. Klas. Ama bir şeyler sanki kafa karıştırıyor. Ben tam oturtamadım kafamda Je Suis Un Homme'u ama erkeksi havası ve eskimemiş kokusu, kalite ile birleşmiş ve uygun fiyata edinilebilecek güzel bir parfüm çıkmış ortaya. Riengillerden mi bu koku? Hayır değil. Rien başka bir dünya. Temelinde deriye sımsıkı yapışık citrus ve aromatik kuru odunsular-baharatlar gibi gösteriyor kendisi. Kullanılan deri ana eleman olduğu için onu da şöyle tarif edebilirim; Rien deki deri kullanımının çok benzeri. Ama sırf deriler benzer diye bu iki parfüme de benzerler diyemem Hayal kırıklığı yaşamadım denediğime ama tarzım da değil. Söylediğim gibi bir şey oturmadı kafamda ama ne olduğunu bulamadım. 6/10

[cantona8]

Deneme günlükleri #3

The Different Company Oud for Love: Marka altında Bertrand Duchaufour'un imzasını taşıyan kokulardan ikisi, Oud Shamash ile birlikte dekantını almadan önce "oud" içerikleri nedeniyle ve oud ile aramın hiç iyi olmaması nedeniyle kırk kez düşündüm. Yorumlarına baktığımda içime su serpen birkaç yorum ardından almaya karar verdim. Bir kere "oud" tıpkı Min New York Dahab'daki gibi müthiş yumuşak odunsu demeti şeklinde verilmiş. O kadar yumuşak ve pürüzsüz bir oud haline gelmiş ki, sanırım özel bir kaç işlemden geçirilmiş, vanilyaya, karamele, ambere yatırılmış, sütle fırınlanmış, çiçek tozuyla baharatlanmış... Başlangıcındaki hafif boozy hava da cabası. Ortaya da hafif amberimsi pudralı tatlılıkta sıcak bir baharat-odun kokusu çıkmış gibi. Karabiber, tarçın, kimyon karışımı gibi ama hafif etkili. Odunsu gövde sapasağlam. Başlangıcı oldukça canlı ve yüksek enerjili çiçeksi temiz koku demeti. Orta kısmı ise karamelize edilmiş amber ve oud. Koku o kadar kaliteli ve derinlikli ki faz faz her şeyden biraz var gibi. İçeriği açıp karşınıza koyduğunuzda orada yazan notaların büyük çoğunluğunu seçebilme ihtimaliniz var. Ben o kadar nota seçemiyorum ama tahminimce birçok notanın bir araya gelmiş olması ve kullanım şekilleri bu merdivenleri oluşturmuş. Bu kadar farklı nota ailesinden böylesine anlamlı bir koku çıkması da büyük başarı bence. Özellikle ortalardan itibaren tam bir konfor kokusu oldu bende. Fark edlirliği fena değil ama kalıcılığı yüksek olacak gibi. Bir edit yaparım ilerleyen saatlerde muhtemelen. 8/10

The Different Company Oud Shamash: İçerik olarak fazlaca ilgimi çeken Oud Shamash ilk fısın ardından oldukça kaliteli bir koku olduğunu hissettiriyor. Başlangıcı tatlımsı sıcak baharatlar ile yapıyor ve hafif odunsulaşmaya başlayarak, yumuşak, çok konforlu, gevşeten, Oud for Love'a nazaran daha keskin ve diri odunsu bir kokuya evrilmeye başlıyor. Bu iki koku odunsu kökleri itibariyle birbirlerine çok benziyorlar. Diğeri kabaca daha karamelize bir tatlılık içeriyor. Bu ise daha kuru ve topraksı, amberimsi, odunsu. Kullanım olarak gayet sakin ve yüksek kullanılabilirliğe hatta genel beğeniye bile yakın. Bunu da çok sevdim... İki oud parfümü de son zamanlarda Dahab ile birlikte denediğim ve en çok sevdiğim oud kokuları oldular. Ben ne güzel içinde oud gördüğüm kokulardan uzak durup önemli bir parayı cebimde bırakmayı başarmıştım Bu oudlar gayet modern ve batılı. Hatta bir ouda göre temizler bile. Karakter olarak oud olduğunu anlamanız bile biraz zor hatta koklarken. Kesinlikle denenmesi gereken 3 oud söyleyeyim size. Armaf oudlarından sıkıldıysanız alın size modern ve batılı tertemiz oud yorumları... Min NY Dahab, TDC Oud for Love ve Oud Shamash... 8/10

[KARALARIN_CEMAL]

Home Of Scents den gelen simple lerden Laurent Mazzone Sensual Orchid denedim, irresistible bir tatlılık, pudralı şekerli bademli kurabiye bildiğimiz. Allah'ım kullananlara sabır ihsan eyle, tam da kadın kokusuna benziyor diyordum üzerine basmışım. Bir bayan için biçilmiş kaftan diyebilirim 45 yaş ve üzeri için.

[matrai]

cantona8KARALARIN_CEMAL ikinizede gün içinde ulaşacağım

[cantona8]

Deneme günlükler #4

Min New York Old School Bench: Min New York markasından devam edeyim istedim. Denemelerim gayet iyi gidiyordu o marka üzerinden.. Parfüm tarz olarak tipik paçuli parfümlerine güzel bir dokunuş örneği. Vetiver, çikolata, rum, bal peteği, ıtır ve melekotu gibi değişik tellerden bir buket. Koku nostaljik bir tarza sahip. İlk denediğimde sahip olduğum hissiyat aynıydı. Koku ilk denediğimde daha baskın paçuli vetiver kombinasyonuna sahipti sanki ama burun değişiyor yıllar içinde haliyle. Çok önemli bir detay değil benim için burası. İlk baştan ortalara kadar parfümün kokusu baya tiz. Melekotu ve rumun etkisi olsa gerek bu tizlik. Orta kısım ile birlikte öyle bir sönmeye başladı ki elimde, sadece vetiverli yumuşak pürüzsüz bir paçuli alır oldum. Daha sonra da zayıflayarak aynı şekilde, nostaljik, yumuşak, gevşek bir paçuli-vetiver kokusu olarak söndü gitti. Performansı dışından koku güzelliği olarak da yine etkileyici gelmedi bana. Denediğim Min'ler içinde en vasatı bu oldu. Momento ve Barrel kadar kalsaydı muhtemelen bir basamak daha yukarıya yazardım hafızamda. 5/10

Tom Ford Beau de Jour: Tom Ford gerçekten yamulttu beni akşama doğru. Hiç beklemediğim kadar güzel bir parfüm çıktı. Ve o soru! Bunca çöp Private Blend mi her neyse serisi altında satılmakta iken bu parfüm nasıl designer seviyede şişelenir? Bildiğim kadarıyla flakondan 100 ve 50lik saydam şişelere geçti. Her neyse çok önemli değil. Ha bu arada benim denediğim versiyon EDP olanı imiş ama flakon ile aynı koku yamulmuyorsam. Parfümde kullanılan notalar çok kuvvetli ve bir o kadar da kaliteli. Bu konuda Tom Ford bu yılın mamulünü çıkarmış sanırım. Kesin bir şeylere ödül alır ya da ikinci falan olur. Kabaca lavanta başta, ıtır, biberiye, nane, meşeyosunu ve fesleğen ortada, paçuli ve amber dipte bir parfüm piramidi var ama muhteşem bir lavantai amberimsi sıcaklıkta ve çiğ nane havasında ıtırlı bir paçuli parfümün benim dilimden tabiri. Hatta kolaylaştırmak için Rive Gauche ile Zino'yu karıştırınca ortaya çıkabilecek muhtemel koku (hayalimde). İki parfümden de bolca esintiler, hatta sert rüzgarlar mevcut. Başlarda biraz Xerjoff Uden esintisi bile geldi bana hava hissiyatı olarak. Ben aşırı kıymetli buldum ve sevdim bu parfümü. Ama fiyatı biraz kol mesafesinde. Daha samimi mesafelere inerse bir gün almayı isterim Son zamanlarda kokladığım en iyi erkek kokularından. Performans olarak da bence olmuş bir parfüm. İki yönü de kuvvetli olduğu için (koku güzelliği ve performansı) zihnimin üstten 2. rafına yerleştirdim bunu. 9/10

Jesus Del Pozo Cashmere Bouquet Nights: Bu markanın parfümlerine hiçbir şekilde merak duymuyordum ve tamamen tavsiye üzerine aldım dekantını. Son Arabian Nights kazasından sonra başka bir "gece" kokusuna hazır değildim. Ama ilk fıstan sonra ortama yayılan genel olarak herkesin sevebileceği olumlu aromatik havası ile tam şaşırttı derken, orta kısımlar gelince biraz daha klişeleşmeye başlayan, çiçeksilik ile birlikte vanilyamsı, kadifemsi bir hanım kokusuna evrildi. Feminen kutbuna daha yakın bir parfüm kesinlikle. Pembe biber, beyaz çiçekler, tatlı bir misk ve bolca odunsu notalar algıladım. Son kısmı baş taraflara nispeten daha az aromatik daha çok tatlış. Oud ve vetiver falan algılayabildiğimi iddia edemem. Değişik bir tecrübe oldu ama benim tarzım değil. Ha fiyatını da araştırdım. Hele o fiyata asla almayı düşünmeyeceğim bir parfüm benim. Ama düşünmeden sıkıp her türlü kapalı ortama uydurulur bir koku örneği. Performansı yerinde. Koku hafızamın orta raflarına atıyorum çok etkilenmeyerek. 6/10

Devam edecek...

[furkan1001]

cantona8 hocam deneyeceğim tabiki de mevsimini merak ediyorum yazlıksa deneme listemde öne çekeceğim yoksa o fiyata kör alış yapmam 😂

[cantona8]

Yazlik ve gunluk degil. Nispeten serin yaz ve bahar aksamlari..

[furkan1001]

Teşekkürler yazlık ve gece demek gizemli ortamlarda dikkatlari üzerine çeken badboy 😂

[cantona8]

Deneme günlükler #5

Trussardi Uomo Eau de Parfum: Tavsiye üzerinde aldığım dekantlardan biriydi. Klasik Trussardi Uomo ile fazlaca örtüşen bir yapısı var. Klasiği nasıl ki? Efenmim işte eski tarz derili meşeyosunlu maskülenlere bir örnek ama bu öyle bolca vintage kokan parfümlerden değil. Kısmen daha parlak ve yeni. Eau de Parfum versiyonu ise hemen hemen aynı parfümün, biraz daha aromatik fujerleştirilmiş hali gibi geldi. Deri kullanımı çok inceltilmiş gibi. Bu arada benim "klasik" dediğim şimdilerde satılan versiyon değil. Neyse işte... Bu parfüm genel beğeni tarzı ve performansı ile başarılı bir designer bence. Ama o kadar. Akşam vakitleri için elinizin altında bulunsa düşünmeden ve de performansına güvenerekten kullanabileceğiniz bir kokusu var. Güvenli liman

Valentino Uomo Noir Absolu: Tavsiye parfümlerden bir başkası... Öncelikle hala bir Valentino Uomo EDP kullanıcısı olarak bende de beklenti oluşmadı değil. Ama ilk sıktığımda sulu sulu süsenvari bir odunsu koku ile karşılaştım. Durdukça da odunsu kısım daha baskın oldu. Hayallerim yıkıldı. Ben daha farklı tasavvur etmiştim. Odunsu, tütsülü, buruk bir kuruluğa sahip, hiç de öyle "noir" gelmeyen bir koku bence. Genel beğeniye iş yapar sanırım ama benim beklentilerim daha farklıydı.

Cartier Declaration Parfum: Cartier markası, parfüm hobisine sardığım ilk zamanlar kokladığımda en çok keyif aldığım markalardan idi ve klasik Declaration bana diğer parfümlerden oldukça farklı gelirdi. Şimdi bu duygusal bağ ile birlikte Parfüm olan versiyonunu da yine bir tavsiye üzerinde alıp denedim. Orijini olan Declaration'u anımsatıyor tabii ki. Ama farklılıklar mevcut. Bu daha baskın ve acımtrak baharatlarla başlıyor. Turunçgil de çok baskın ve bu yönden klasik versiyonuna benziyor. Orta kısımları bolca odunsu ve sıcak baharatlı bir his veriyor. Gerçekten güzel bir parfüm olmuş. Erkeksi ve güçlü bir imajı var. Daha sonra baharatların da etkisiyle sanırım iyice yumuşamaya başlıyor ve "Parfum" versiyonu olması itibarıyla performansa oynamaya başlıyor. Bu kısımlar baş kısımlardan oldukça farklı bence. Başlangıç ve orta kısım beni daha çok etkiledi. Son kısımlar tıpkı ilk bir iki sezonda fırtınalar estiren ve sonraki sezonlarda uzatıldıkça uzatılan ve baymaya başlayan dizileri andırıyor. Kremsi, hafifi sabunvari bir yumuşaklık kokunun baştaki profili ile benzeşmeden devam edip gidiyor. Her ne kadar son kısmı kendime yakın bulmamış olsam da ilk iki perde için kullanmaya değer. Zaten bolca var elimde ve kullanırken tereddüt etmem. Ofis ortamlarına çok güzel uyum sağlayacaktır ayrıca. Bende öyle de bir hava oluşturdu.

Lalique Or Intemporel: Lalique markasını çok severim. İlk orijinal şişeli parfümlerimden birisi de Lalique idi (White). Daha sonraları da Hommage'lar, Encre Noire ve flankerlarına kadar giden bir yol. Ama arada Lalique'in exclusive ya da onun gibi bir şey olarak çıkarttığı bir parfüm ile yolum kesişti. Elegance Animale. İsmi kadar iddialı bir koku beklerken tam tatmin etmemişti beni ve kısa bir kullanımdan sonra satmıştım. Daha sonra yine bu seride uzun zamandır dikkatimi çeken ve ülkemizde satışı olmayan (benim bildiğim kadarıyla ve ünlü mağazalarda) Or Intemporel'e rastladım. İştah kabardı tabi hemen... Ama ilk fıslatmadan itibaren resmen ne bekledim ne gördüm durumu oluştu. Vanilya, tütün, tolu balsamı, kahve.... DNA olarak Elegance Animale ile neredeyse aynı alt yapı üzerine bir takım süslemeler yapılmaya çalışılmış ama yetersiz kalınmış, boşlukta duran, pek bir şey bulamadığım, hatta bazı kısımların (özellikle de son kısım) bir an önce bitmesini istediğim bir koku. Benim tarzım kesinlikle değil ama vaad ettiği şeyleri de bence yüzeysel geçiştirmiş bir parfüm. Yıkıldım

Artık puan vs vermeyeceğim. Çünkü bu puanlar tamamen öznel ve kafamdaki vitrin ile alakalı. Bazı çok sevilen parfümler ile ilgili gereksiz yanlış anlaşılmalara neden oluyor onu görmüş olduk...

Saygılar efenim.