Havalar ısındı içimiz kıpır kıpır olmaya başladı. Deniz, kum, güneş üçlüsü günden güne bizi kendine çağırıyor. Peki bu 30 derecenin üstüne çıkan sıcaklarda ne kullanacağız? Hemen akla gelen deniz temalı parfümler fresh ve aquaticler. İyi güzel tamam da bu tarz aquaticlerin hepsi 1-2 saat dayanıyor diyorsanız Acqua di Sale sizin kurtarıcınız olmaya geliyor.
Ama öncelikle şuna değinmek gerekiyor. Deniz kokusundan anladığımız nedir? Mesela Akdeniz farklı, Karadeniz farklı, Ege farklı, Marmara farklı kokuyor bana göre. Deniz kokusundan kastımız aslında yaşadıklarımızla ve hislerimizle alakalı bir durum. Bazen yeni kurulanılmış ve nemli kalmış bir plaj havlusu bile bize deniz hissiyatı verir. Bazen teninize yapışmış kızgın kumlardan o hissiyat gelir. Bazende sahilde kullandığınız güneş kremi size deniz havasını taşır. Sahilin çevresindeki bitki örtüsü, bahçe veya orman bile sizin deniz hissiyatlı parfüm anlayışınız değiştirebilir.
İşte Acqua di Sale'in şimdiye kadar ki bize sunulan, deniz temalı parfümlerden, oldukça farklı ve çekici kılınmasının sebebi, belki de bizim bu zamana kadar yaşayamadığımız, fakat parfümörün bilinç altından çıkartmış olduğu deniz temasıyla alakalı bir durum.
Parfüm buram buram deniz suyu kokmuyor bunu öncelikle belirteyim. Ama yaşatmış olduğu aura sizi denize götürüyor, tatili aklınıza getiriyor. Yani her daim enerjik ve mutlu hissettiryor kullananı.
Parfümün içinde açıklanan notalarına baktığımızda deniz yosunu, deniz tuzu, mersin ağacı, sedir ağacı gibi notaları görüyoruz. Parfümü ilk sıktığım zaman burna hücüm eden ve rahatsızlık veren kimyasal ve sert bir kokuyla karşılaştığımda içimden eyvah diye hayıflandım. Ama neyseki bu durum çok uzun sürmedi yaklaşık 2-3 dk sonra parfüm kendine gelmeye başladığında bende kendimden geçmeye başladım. O baştaki kimyasal etki gittikten hemen sonra güneş kremi gibi bir kremsi hissiyat tenimde oturmaya başladı. Bir diğer taraftan yosun ve tuz gibi mineraller bu havanın içine işlemeye ve sanki denizden yeni çıkmış ve teninde güneş kremi olan bir vücut gibi kokmaya başladı. Bir müddet sonra yosun ve tuz kendini daha fazla hissettiriken kremsi hava daha bir geri plana attı kendini. İtalya da hiç bulunmadım ve İtalya sahillerini hiç bilmiyorum ama görsellerden bilinç altımda kalan tablo bana bu aurayı çağırıştırıyor. İtalya denizi sence nasıl kokar deseniz sanırım Acqua di Sale gibi kokuyordur derim. Dip notalara geçtiğimizde ise bu kremsi, tuzlu deniz havasına misk eklenerek yumuşak ve temiz bir kapanışa imza atmakta.
Yazlık performanslı parfüm arayışı içinde olan arkadaşların hem koku güzelliği hem genel beğenisi hemde üst düzey performansı ile baş ucu parfümü yapacak kadar iddilaı bir parfüm. Kesinlikle abartmıyorum ertesi gin bile teninizden gelen kokuya şaşıracaksınız. Birde kalıcılığı kadar farkedilirliği de iyi neredeyse teninizde kaldığı süre boyunca farkedilirliğinden birşey kaybetmiyor dersem yanlış olmaz. Parfümde hem farklı bir deniz havası var hemde güneş kremi gibi bir hissiyat var. Oldukça değişik ve ciddi anlamda çok başarılı bir kompozisyon.
Yurtdışı satış fiyatı 219 Euro olan parfüm bu parayı son damlasına kadar hakediyor. Zaten 2-3 spreylemeden fazlasını kullanamazsınız sizi boğar. Extrait parfüm konsantrasyonunu size sonuna kadar hissettiriyor.
Yakın zamanda Türkiye pazarına girmesini beklediğimiz markanın diğer parfümlerini de denemeyi dört gözle bekliyorum. Özellikle adından övgüyle söz edilen Battito d'Ali yi denemek için sabırsızlanıyorum.
Yorum