Bugün Hangi Parfümü/Kokuyu Denediniz / Test Ettiniz

[ibrahim254]

Costume National homme.

açılışını epic man e benzettim, daha sonradan ayrıldı. Ortalarından sonra koku daha güzel geldi. Kalıcılığı çok iyi, rahatsız edici bir sğırlığı yok bence günlük kullanılabilir.
Şimdi costume soul merak etmeye başladım

[connoisseur]

Hermessence - Agar Ebene.
Christine Nagel, Ellena eseri olan Cuir d'Ange'a neden bu kadar benzeyen bir parfum yaratmis anlayamadim.
Cuir d'Ange'i cok seviyorsaniz ama size agir geliyorsa Agar Ebene tam size gore...

[cantona8]

# Esrar Yeşili #

Değerli bir dostumun yabani çalışmalarından birisi daha... Adındaki esrar, yeşilinden mi kaynaklı, yoksa kendisinden mi? anlamaya çalışırken vintage parfümlere göz kırpan yüksek kalite yeşil odunsu başlangıcının peşinden, biraz daha devingen bir sabunsuluk giriyor devreye. Bu kısımlar sanırım gövdeyi oluşturan notalar ile iç içe. Bu sabunsuluk, temiz bir hissiyat çağrıştırsa da beraberinde bir aldehit kullanımı da söz konusu gibi. Guerlain Mitsouko'daki o temiz gövde ile benzer bir yapı algıladım. İçerisinde tatlılık barındırmayan, sanki biraz gül ile meşe yosununun ince dokunuşlar yaptığı, katmanlı olmasa da derin bir koku algısı ortaya çıkarmış.

Her dem serin havalarda ve kapalı ortamlarda kullanıma uygun, temiz ve dinginlik veren, tam bir konfor kokusu olmuş örneğini deneme şansı bulduğum bu çalışma. Yeşil temanın çok baskın ve Fathom V, Viride, Victrix, Ormonde Man veya Yerbamate gibi akla ilk gelen yeşil havasında olmadığını, yumuşak odunsular ve belki de biraz aldehitlerle desteklenmiş, betimleme açısından Mitsouko'nun yeşile çalan hali gibi diyebiliriz.

Hemen her tarzda değişik örnekler ile çokça gelecek vaadinde bulunan bir yelpaze ve her daim kendi içinde gelişmeye dönük bir parfümör var olmak üzere

Eline sağlık dostum.

Ha bu arada... Materyalleri nereden elde ediyorsun bilmiyorum ama kalite hissiyatı gerçekten çok çok yüksek. Baştan sona yapaylıktan arınmış, neredeyse saf denecek kadar kaliteli ve net algılanıyor örnekler

[cantona8]

Insallah Elimizden gelen desteği veriyoruz motive etmek adina

[ali]

Her türlü destek veririz hocam

[serif_aydogar]

Yolu açık olsun.

[cantona8]

# Domme ces Çargons #

İsmi gibi devrik bir çalışma... İlk sıkıldığından itibaren yoğun şekilde odunsu bir deri ve ona hafif eşlik eden bir yumuşak tatlımsılık... Eski kafa deri çalışmalarına bambaşka bir bakış açısı gibi. İlerledikçe içinden çıka gelen bir madenilik.. Hımm.. Bu nedir? diye düşünürken "hah Bel Ami Vetiver'e doğru evriliyor" dedirtti. Madenilikten kasıt kirli, yağlı, hafif metalik tıpkı eski versiyon Private Label veya Incident Diplomatique'de olduğu gibi vetiverin karanlık yüzü. En sevdiğim... Neredeyse referans bir vetiver olan Sultan Vetiver gibi değil tadı daha karanlık ve yağlı paslı ama çok sağlam bir materyal kullanıldığı belli vetiver olarak. Daha önce denediğim "Giallo63" isimli çalışmadaki vetiver kullanımına çok yakın.

Kum saati biraz daha eridikçe hafiften temiz bir sabunsuluk yerleşmeye başlıyor. Odunsu kısım daha ön planda. Ha bu arada o kadar sağlam bir içeriği var ki parfümün içerisinde "deri" akoru barındırmamasına rağmen Bel Ami Vetiver tadını yaklaşık olarak algıladım. Hatta ilk çağrışım o yönde oldu ve iyi de oldu. Tabii ki devrik bir çalışma olduğundan bahsetmiştim ilk başta. Aynen de öyle devam ediyor. Bir çizgisi var ama yan elemanlar sürekli değişiyor. Daha ilerledikçe hafiften sabunsu gelen kısım biraz daha pürüzsüz temiz bir odunsu olarak evriliyor. Sanırım yumuşak bir odunsu notadan kaynaklı. Sandal ağacı gibi...

Son kısımlar ise net odun! Baştaki o kirlilik ve kayganlık güzel bir tecrübe yaşatsa da bu kadar temiz bir parfüme dönüşmesi bence başarı. Ben otorite falan değil tamamen ve çok net bir şekilde kullanıcıyım Bana hissettirdiklerini yazarım. Algıladıklarımı yazarım. Ama bazı burnuma gelen notaların salında içinde olmadığını öğrendiğimde merakım daha da katlanıyor. Gerçekten de parfümde kullanılan materyallerin ne kadar önem arz ettiğini anlıyorsunuz. Çoğu parfümden bildiğimiz bazı notaların aslında çok değişik his ve halleri olabildiği konusunda özellikle... Başta deri gelip, derimsi koku bileşiminin çekilmesi/kaybolması, odunsu ve yumuşak taraflı bir vetiver gövdesi üzerinde devam eden değişken bir çalışma...

İsimleriyle ürünleri oturmuş, çoğu kompozisyon gerçekten bugün bir marka altında satılık halde vitrinlerde yer alsa büyük ilgi görecek cinsten. Ne diyelim bize de koklamak düşer. Bu yolda verdiğin emekler sonunda değecek bir iş çıkaracak eminim

Spoiler; Sabbah'ın Son Arzusu. Güllü kakaolu sandal ağacı. Majuscule x 10!!! Yolda imiiş. Demlenmede..

[cornelius]

Frederic Malle - Superstitious.. Toz deterjan altında 3 ay kalmış metalik gül ve alttan gelen tatlımsı yasemin. Belki de adından dolayı sevmek için çaba gösterdim ama 3.denemeden sonra pes ettim. Kalıcılık ortalama üstü, yayılım iyi.

Beğeni: 4/10
Kalıcılık: 7.5/10

[cantona8]

Frederic Malle - Superstitious.. Toz deterjan altında 3 ay kalmış metalik gül ve alttan gelen tatlımsı yasemin. Belki de adından dolayı sevmek için çaba gösterdim ama 3.denemeden sonra pes ettim. Kalıcılık ortalama üstü, yayılım iyi.

Beğeni: 4/10
Kalıcılık: 7.5/10

Ben çok beğendim ya. Baya modeğn biğ gül. Ağabikleğe kıyas bile olmaz hiç. Başağılı En beğendiğim ikinci Fğedeğic. İlki Musc Ğavageuğ. (Bu ağada Fğansız aksanım nasıl?)

[cornelius]

Doctor Renaud Paris. Bana fazla modern. Sevgiler.

[murrjm]

MFK Oud Extrait de Parfum versiyonu deneyebildim nihayet
Umarım safran belirgin hale gelir demiştim öyle de olmuş gibi daha tatlı balsamik sıcak bir Oud kokusu olmuş.Benzersiz bir koku değil,kokladığım zaman bir çok koku zihnimde hortladı ama malzeme kalitesi ve harman uyumu onu fiyatına rağmen alınabilir Oud kokusu yapmaya yetiyor.
not : Hala 1 numaram Satin Mood EDP

[murrjm]

ali hocam Oud şüphesiz çok güzel bir parfüm ancak performans olarak sıkıntı yaştabiliyor.
Extrait versiyonda ise Oud EDP'nin güzelliğinden çalmadan notalar daha öne çıkarılıp performans muazzam hale getirilmiş.Aradaki fiyat farkını da bence hak ediyor bu haliyle.
Mesela Satin mood EDP ile Extrait arasında seçimim kesinlikle EDP olurken Oud'da ise hiç düşünmeden Extrait diyebiliyorum.Nitekim edindim de extrait'i.

[ali]

murrjm hocam. Güle güle kullan. Benim de Satin mood da tercihim edpden yana oldu. Oud için extraite yöneleceğim o zaman. Çok teşekkür ederim. Verdiğin bilgi çok işime yaradı.

[murrjm]

Rica ederim ali hocam.

[matrai]

Tom Ford Oud Wood İntense.

Beni ters köşe yapan bir parfüm oldu Oud Wood un daha yoğun bir versiyonunu beklerken animalik, odunsu diyebileceğim karanlık yapıda bambaşka bir parfümle karşılaştım. Beğendim mi oldukça beğendim. En azından Tom Ford sınırlarının dışına çıkmış diyebilirim

[murrjm]

Intense versiyonlar gerçekten başarılı bence de.

[Herod]

pdm layton...
sıcak baharatların meyve ve eski kafa notaların harmanlandığı bir parfüm olmuş...
bana pure havane nin tütünsüz halinin hafif rochas ile karıştırılmış hali gibi geldi...

[kuzukardes]

Ben çok beğendim ya. Baya modeğn biğ gül. Ağabikleğe kıyas bile olmaz hiç. Başağılı En beğendiğim ikinci Fğedeğic. İlki Musc Ğavageuğ. (Bu ağada Fğansız aksanım nasıl?)

Bayağı aksıyor yalnız

Ortopediste görünmeni tavsiye ederim..

Ajmal Santal wood..

Oud var oud...

Beğenilmez mi?

[Medea]

Tom Ford Oud Wood İntense.

Beni ters köşe yapan bir parfüm oldu Oud Wood un daha yoğun bir versiyonunu beklerken animalik, odunsu diyebileceğim karanlık yapıda bambaşka bir parfümle karşılaştım. Beğendim mi oldukça beğendim. En azından Tom Ford sınırlarının dışına çıkmış diyebilirim

Bir iki ay önce kullandığımda bende de benzer bir etki yapmıştı. Oud Wood benim için fiyasko bir parfümdü ama Oud Wood Intense başka kafada bir iş olmuş. Beklentim düşük diye mi kolay etkilendim yoksa bana uyan bazı unsurlar karşıma çıktı diye mi hızlı bir beğeni oluştu bilemedim. Önümüzdeki kış tekrar deneyip öyle netleştiririm herhalde ama en azından ilk denemede oldukça dikkatimi çekmeyi başardı.

[cantona8]

Deneme Günlüğü #1#

La Curie Incendo: Aromatik odunsu olarak sınıflandırılmış ama bence aromatik kısmı epey bi' geri planda. İğne yapraklı ağaçların hafif reçineli, hafif serin yeşil kokusunun net bir şekilde dibine yaktırılmış hali. Bu temada çok çok fazla koku olmasını en büyük dezavantajı olarak görüyorum ve materyal kalitesi dışında bir yenilik vaad etmediğini düşünüyorum (Bkz. City On Fire, Athunis, Vitrum ve birkaç aklıma gelmeyen daha. Tabi bunların çoğunluğu vetiver üzerine kurulu. Incendo dan farklı olarak). Denemeye değer mi? Bence evet.

Zarkoperfume PINK MOLéCULE 090.09: Açılışından itibaren kayısı etkisi uzun ve baskın. Hafif kremalı bir boozy gibi davranıyor. Başlangıcında pembe çiçekler de bir var bir yok. Ama ortalardan sona kadar kayısılı içki kafasında. Hiç benlik değil. Denemeye değer mi? Bence hayır.

Sarah Horowitz Artisan Collection Wings: Uzun zamandır en keyif veren başlangıçlardan birine denk geldim. Şöyle ki; beyaz çiçekler, ekşi-tatlı meyveler, meşeyosunu... Cıvıl cıvıl. İlk başlarda armut tadı, limoni bir kıvamda belirgin gelse de, beyaz çiçeklerin ortaya bir ağırlık koyması ve meşeyosunu ile kaynaşmaları sonrasında ortaya hafif eski kafa, beyaz temiz bir koku çıkıyor. Belirli bir yaş isteyen ve kesinlikle feminen kullanıma yakışan bir parfüm. Denemeye değer mi? Bence evet.

Maria Candida Gentile Lankaran Forest: Citruslu yeşilimsi bir açılış ile birlikte, hafif ekşi-odunsu bir gövdeye bürünen ve ortalama bir koku hissiyatı veren bir parfüm. Çok ertkileyici bir yanının olmadığını söyleyebilirim. Kaliteli gelse de ekşimtrak yeşil bir odunsu... Denemeye değer mi? Bence hayır.

Kelly & Jones Notes of Cabernet Reserve: Çok yoğun kırmızı tatlı ve çiçeksi başlıyor. Başlangıcı pek tahammül sınırlarım içerisinde olmasa da, Sonra adını koymaya çalışırken öğrendiğim vişne kırmızısına deri-tütsü-ölmezotu üçlüsü ekleniyor. Bundan sonra parfüm hafif tatlılıkla birlikte bu üç notanın hegomonyasında geçiyor. Kokusu nostaljik. Bu sayfadaki denediğim en güzel ikinci parfüm. Güçlü bir yaylımı var. Denemeye değer mi? Bence evet.

Angela Ciampagna Rosarium: İnanılmaz ekşi bir tütsü girişi var. Bende direkt "out" etkisi yaratan kilise tütsüsü kıvamında. Beni rahatsız ediyor ve rahat koklamama engel teşkil ediyor bu tütsü teması. Biraz daha şans verip koklamaya çalıştığımda ise hafif tatlılaşmış, yumuşamış bir tütsü aldım. Bu da baştaki de benlik değiller. Denemeye değer mi? Bence hayır.

Tokyo Milk Parfumarie Curiosite Sea and Sky: İnanılmaz yapay ve metalik bir citrus başlangıcı var. Toparlayana kadar tuz eklenecek mi diye bekledim ama citrusların etkisi uzun sürüyor ve baskın geliyor. Deniz teması var mı? Evet. Hafiften tuzluluk da var. Evet ama iki üç notadan bir araya gelen daha değer örnekler olduğunu düşünüyorum. Denemeye değer mi? Bence hayır.

One of Those Helium [2He]: Bu markanın en beğendiğim kokusu ama o da tabii ki kendi kulvarında rakiplerinin gölgesinde... En büyük rakibi de kuşkusuz Ambre Narguile. Hatta PdM Oajan'ı da sayarsak bence çok çok uygun fiyatı var ise onlara alternatif olabilir. Kokuyu detaylı anlatmaya gerek kalmadı sanırım. Denemeye değer mi? Bence evet.

Zoologist Perfumes Dragonfly: Uzun süredir merak ettiğim Zoologist parfümleri içerisinde kokladığım şimdiye kadar ki en anlamsız en kaba parfüm sanırım bu. Umarım daha kötülerini çıkarmak için kafa yormazlar. Baştan sona çiçeksi. Çiçeksiliği çok çok olumlu bence ama içerisinde anlam veremediğim derecede itici akorlar var ve kesinlikle çiçeksi akorlar değiller. Ben çözemedim. Çözebilen buyursun. Yine de denemeye değer mi? Ben enteresan kokuları denemeyi koklamayı seviyorum diyorsanız evet. Aksi halde uzak durmak lazım


Saygılar..

[cantona8]

Deneme Günlüğü #2#

The Sum The White: Temiz beyaz bir açılış ile düz irisli odun kıvamına evriliyor. Çok düz bir koku. Indie klasına yakışmayan düzlükte. Yani denemek bir şey kaybettirmez ama satın almak çok şey kaybettirir. Denemeye değer mi? Bence hayır.

MCMC Fragrances Hunter: Yumuşak ve yeşil bir giriş. Sonrasında tütün vanilya birlikteliğinde hafif mentolümsü bir rüzgar estiriyor. Bu tını sanırım "balsam fir" denen notadan ileri geliyor. Baştan sona bir kompozisyon denemez ama rahat, ferah bir yumuşak tütün parfümü. Tütün bariz değil. Tatlılık dozunda. Ama inanılmaz zayıf. Bu yüzden denemeye değer mi diye düşündüm. Kokusu için değebilir ama bu performansla hayır derim.

Tokyo Milk Parfumarie Curiosite Waltz No.14: Müthiş bir çiçeksi başlangıcı. Nasıl müthiş? Tatlımsı çiçekler düşünün. Hanımeli gibi... Müthiş aromatik kokuyor. Çiçeksi ama meyve tadı da geliyor. İçeriğini araştırdığımda bal notası gözüme çarptı. Hyacinth çiçeğinin tadında bilmediğim bir nota daha içeriyor ve gerçekten muhteşem uyum içindeler. Çok net bir şekilde parfümün rengi beyazdan mavi/yeşil çiçeklere doğru dönüyor. Bal olayı özellikle çok güzel yedirilmiş. Parlak bir hava katmış. Başlangıcındaki tatlılığı belki de bal veriyor. Yeşilli bir koku gibi davranıyor aslında. Biraz Fathom izleri yok değil. Kesinlikle denemeye değer. Tokyo Milk markasının denediğim ikinci kokusu ve Sea and Sky'a göre en azından katmanlı olmasa da koku güzelliği iyi seviyede.

Tokyo Milk Parfumarie Curiosite Sencha Bleu: Sea and Sky'da olduğu gibi inanılmaz yapay ve metalik bir açılışı var. Sanırım kullanılan citruslar ile ilgili imza gibi bir şey. 3-5 dk sabrettikten sonrası ise inanılmaz keyifli. Tıpkı Waltz'da olduğu gibi süper lezzetli floraller ile yeşil ve mor renk çiçekler arasında gidip geliyor. Hatta Waltz'dan daha çok beğendim. Bu tarz kokular hep birbirlerini çağrıştırsalar da yeşil/mor renge bir de citrus ekşimsiliği ile iris eklenince güzel bir iş çıkmış ortaya. Kesinlikle denemeye değer. Özellikle feminen kullanımlara cuk oturuyor. Bu tarz kokuları sevenlerin denemesini tavsiye ederim. Sadece başlangıcı biraz sıkıntılı.

Imaginary Authors Bull's Blood: Başlangıcında çok güzel ve rafine bir gül-paçuli birlikteliği var. Adı ürkütücü ama açılışı hatta orta kısımlara kadar kaliteli ve yumuşak sayılabilecek bir paçuli üzerinde ilerliyor. Derinlerde bir metalik hava var ve evet kandaki demirin ağzımızda bıraktığı tada benzer bir çağrışımı var. Ama zorlayıcı bir parfüm değil. Parfümün en zor kısmı gül-paçuli ikilisi ki onlar da gayet uyum içinde. Imaginary Authors'un çoğu parfümü gibi belirli bir seviyenin üzerinde kalitede. Costus denen bir nota görünüyor. Kanımsı metalikliği o mu veriyor bilemiyorum haliyle ama tütün den gelen bir yumuşaklık söz konusu. Sanırım paçuli-gül-tütün demeliyim. Niş parfümler ile indieler arasında bir yerde. Çok kullanılabilir mi? Orası biraz soru işareti. Ama kesinlikle farklı bir gül yorumu ve denemenizi tavsiye ederim. Ayrıca güçlü de bir yapısı var.

4160 Tuesdays New York 1955: Fazlaca bayık bir başlangıcı var. Şekerli, kızıl meyveli vs. Ama orta kısımlar yaklaştıkça bu uyumsuz gelen ve tırmalayan akorlar sakinleşmeye ve gülü ön plana çıkarmaya başlıyor. Yumuşacık, tatlımsı, baymayan bir gül parfümüne dönüşüveriyor. Değişimi itibariyle enteresan ve güçlü bir yayılımı var. Biraz metalik bir his var. Sanırım gül ve misk bileşiminden. Bond NY Amber'deki metalik hissiyatı andırdı bir ara. Ama gül ekseninde bakacak olursak yorum kesinlikle olumlu olacaktır. Ben genel beğenisinin de yüksek olduğunu tahmin ediyorum. Her ne kadar tarzım olmasa da denemeye değer mi? Bence evet.

SP Parfums Sven Pritzkoleit Liquorice Vetiver: Çok parlak ve iştah verici bir başlangıcı var. Sarımtrak, biraz şekerimsi (akide), biraz yeşilimsi, biraz odunsu... Her şeyden biraz var sanki. Şimdiye kadar benzerini koklamadığım bir başlangıca sahip. Orta kısımlarda adında da geçtiği üzere vetiver gövde elemanı olarak ön plana çıkmaya başlıyor. Orta kısımlar nispeten boozy bir hava da estiriyor. Tatlı yapıda ve vetiver alışılagelmiş haliyle hissedilmiyor pek. Biraz zayıf kalmasının dışında beğendiğim bir parfüm oldu. Denemeye değer mi? Bence evet.

La Curie Ossuary: Hafif çiçeksi, hafif baharatsı, hafif odunsu bir başlangıcı var. Bunların hepsini biraz kavurmuşlar gibi. Sonra ilerledikçe yanık temanın tütsüden geldiği anlaşılıyor. Ekşimsi çizgiye doğru ilerliyor ve yağlımtrak bir hisle tamamen odunsu bir gövdeye oturuyor. Benzer çalışmalar var gibi. Ama koku güzelliği yerinde. Tütsü tam yerinde. Tadında. Denemeye değer mi? Bence kesinlikle.

Tokyo Milk Parfumarie Curiosite Dead Sexy: Yapay ve metalik gelen başlangıç sanırım bu markada. Neyse ki bu kısımlar çabuk geçiyor. Parfüm ana karakter olarak tatlımtrak odunsu denebilir. Oryantal odunsu diye sınıflandırılmış ama oryantal kısmı tam olarak oryantal gibi değil. Hafif pudra havasında bir tatlılıkla, niş ile dizaynır arasında bir yerlerde. Bu parfüm evi hakkındaki fikirlerim oturmuş durumda. Risksiz ve genel beğeniye oynayan, çok yenilik vaad etmeyen, birkaç nota üzerine kurulmuş, nispeten kalite materyalleri bir araya getirerek tasarımlar yapan bir marka diyebilirim. Parfüm isimlerinden beklentiyi yükselttiği söylenebilir ama isimleri kadar iddialı değiller maalesef. Hatta bu parfüm için "derisi olmayan Bvlgari Black" diyebilirim. Bu parfümünü denemeye değer mi peki? Arada kaldım. Sanırım değmez.


Deneme Günlüğü #3#te görüşmek üzere..
Saygılar..

Not: Basit cümleler ile klasiğe yakın bir tarz oluşturup, çok süslemeden, en azından bahsettiğim parfüm hakkında "fikir" vermek amacındayım. Deneme yaptığım parfümlerle ilgili düşüncelerimi daha önce aktardığım belgelerden toparlayıp yazıyorum. Yoksa bu kadar parfümü bir günde deneme şansım maalesef..

[Z25]

Tom ford grey vetiver.
Yazın kullanılabilir hafif bir koku. Sonlara dogru Issey miyake pour homme' ye çok benzettim...

[Medea]

Atelier Rebul'dan birkaç parfüm denedim ayaküstü. İstanbul, gerçekten de Costume National Homme'un aynısı, gayet başarılı. No.94 felaket bir şey, o hep midemi kaldıran tarzdaki tatlılığın hakimiyetinde. Zengin kasaba müteahhitinin kollarına bilezikleri takıp takıştırmış kilolu karısının, çarşıda dükkan dükkan gezerken terlemiş apış arasına ucuz ve ağır bir deodorant sıkılırsa böyle kokabilir. Black Pepper ilk anda hiç fena değil, turunçgil-baharat karışımının ferah-karanlık havasında biraz Cartier Déclaration, biraz Balmain Carbone esintileri var gibi ama çok çabuk ten kokusuna dönüşüyor. Vetiver, sadece şişeden kokladım, sulandırılmış sentetik bir vetiver hissiyatı verince denemeye yeltenmedim.