Edmond Rudnitska Fransa’nın 5. Büyük şehri olan Nice’de 1905 yılında gözlerini açıyor. Kendini “parfüm bestecisi” olarak tanımlayan Roudnitska, modern parfüm bestecilerinin babası olarak biliniyor. 1926’da Roure Bertrand Dupond (şimdiki adı ile Givaudan) laboratuarında çalışmaya başlayan Roudnitska, parfüm satışları için soyut ya da figüratif parfümler geliştiriyor.
Grasse’da bulunan bir laboratuvar olan Delaire laboratuvarında ise 1943 yılında ilk önemli parfümünü yaratmış oluyor. Binlerce kadının imza parfümü olan ve hala sadakatli bir kullanıcı kitlesine sahip başarılı parfüm Rochas Femme aslında onun kariyerinin önemli bir dönüm noktası. 1946 yılında karısı Therese ile birlikte kendi laboratuvarını oluşturan Roudnitska, bu laboratuvarına Art & Parfüm ismini vererek parfüme felsefe ve sanatla yaklaşan bir parfümör olduğunu kanıtlamış oluyor. Başarısı Dior parfümlerinin arkasında olan Serge Heftler-Louiche’nin ( Frederic Malle’in büyükbabası) dikkatini çekiyor ve bu ileriye dönük verimli bir ortaklığın ilk işareti oluyor.
İlerleyen yıllarda Dior için efsanevi Diorissimo’yu yaratan Roudnitska, bu parfüm için aslında bir ilke imza atıyor. Bir çiçeğin en güzel formunu yakalamak için kolları sıvıyor. Çünkü Diorissimo müge tabanlı bir parfüm ve müge, gül ve yasemin gibi parfümeri endüstrisinde ekstraksiyon yöntemi ile elde edilen çiçeklerin aksine özü elde edilebilen bir çiçek değil. Edmond Roudnitska bu çiçek kokusunu mükemmele yakın bir şekilde tasarlıyor ve efsanevi parfüm Dirossimo’ya ulaşıyor. Dirossimo hala yaratılan en iyi florallerden biri olarak kabul ediliyor ve referans bir parfüm olarak anılıyor.
Roudnitska’nın Dior’daki başarısı elbet Diorissimo ile sınırlı değil. Yaptığı her koku efsanevi özellik taşıdığı için yine bu kulvarda iki önemli parfüme imza atıyor. Bunlardan ilki şipr-floral ailesinde olan Diorella, ikincisi ise erkekler için olan Eau Sauvage. Özellikle Eau Sauvage aromatik-fujer parfümler arasında en büyük başarılardan biri kesinlikle. Halen genç, yaşlı demeden birçok parfüm severin gönlünde tahta sahip.
Dior’a böylesine güzel parfümler bahşeden Roudnitska’nın en özel kokularından biri olan Le Parfum de Therese’yi aslında karısı Therese için 1956 yılında tasarlıyor. Gül, erik, kavun, vetiver ve deri notalından oluşan bu güzellik Frederic Malle’in dikkatini çekiyor ve kendi koleksiyonuna alıyor. Therese’nin ise bu parfümü 50 yıldır giydiği biliniyor.
Yazdığı kitaplarla parfüme felsefe ile yaklaşan Rudnitska, 1996 yılında hayaya gözlerini yumuyor. Sadece Fransa’nın değil dünyanın en usta parfümörlerinden ve yazarlarından biri olarak kabul edilen Rudnitska'nın kendi kurmuş olduğu Art & Parfum şirketinin başında ise şu anda parfümör olan oğlu Michel Roudnitska var.
Roudnitska'nın yaratıcısı olduğu parfümlerin yer aldığı liste ise şu şekilde:
Christian Dior Diorama (1948)
Christian Dior Dior-Dior (1976)
Christian Dior Diorella (1972)
Christian Dior Diorissimo (1956)
Christian Dior Eau Fraiche (1955)
Christian Dior Eau Sauvage (1966)
Elizabeth Arden It's You (1939)
Elizabeth Arden On Dit (1952)
Frederic Malle Le Parfum de Thérèse (developed in the 1960s, released in 2003)
Hermès Eau d'Hermès (1951)
Hermès Grande Eau d'Hermès
Mario Valentino Ocean Rain (1990)
Rochas Femme (1944)
Rochas La Rose (1949)
Rochas Mouche (1947)
Rochas Mousseline (1946)
Rochas Moustache (1949)
Yorum