Bortnikoff - Mysterious Oud

[Azzura]

Son dönemin sanırım parfüm dünyasındaki trend doğal içeriklere doğru yönelmiş gibi durmakta. Doğal içerikler koku notalarını tanımak için oldukça yararlıyken, sentetiklere göre biraz kısıtlı bir sanat ortaya çıkarmakta. Kompozisyon açısından bence sentetiklerle iyi harmanlanmış doğal notalar daha cezbetse de bugün bahsedeceğim "Bortnikoff - Mysterious Oud" biraz daha iyi kompozisyona sahip diyebilirim.

Kokumuza geçersek ilk sıktığım an, biraz Areej markasının russian oud'una benzer bir yapıyla karşılaştım. Oppoponax, tatlı narenciyeler ve öd hafif çikolatamsı bir havada açıldı. Bu kısa açılışın ardından hemen oldukça dumansı ve reçinemsi bir öd hissedilmeye başlıyor. Bu reçinemsi yapıdaki öd biraz çiçeksi havada. Daha sonrasında hemen yanına eklenen tolu balsamı gerçekten baş döndürücü. Balzamikliğin yükseldiği ve öd ile birleştiği an gerçekten etkileyici. Harika bir his yaratıyor ve o balzamik yapı ve çiçeksi dumansı ferah yapıya eklenerek baş döndürüyor.

Kokumuz 10-15 dakika süresince böyle ilerlerken sonrasında aradan bileğimin üstüne burnumu getirdiğimde derinlerden bana gelen kunduz yağı ile hafif hayvansı bir hal almış bir koku geliyor. Açılışı oldukça canlı çiçeksi ve isli dumansı bir halde. Dediğim gibi kullanılan öd biraz daha dumansı ve reçinemsi hissiyata sahip. Balsam başta çok net hissedilirken sonralarda zayıflasa da balzamik hissiyata devam ediyor. Amber kullanımı balzamik yapıyla birleşince biraz oryantal bir havada ilerlemekte.

Kokumuz deneyimli burunlar için harika bir kompozisyon sunuyor ancak iş yerimde ben hariç kimse kokuyu beğenmedi. Öd ve kunduz yağı sanırım onlara biraz sert kaçtı. Bu açıdan genel beğeniye hiç ama hiç uygun bir koku değil. Ancak deneyimli bir burunsanız ve kokuyu kendiniz için sıkıyorsanız kesinlikle oldukça avangart bir keyif vaad eden bir parfüm.

Kokumuzun performansı açılışta oldukça yüksek sonrasında tene yakın ilerlemekte. Kullanılan öd baya baya kaliteli. En azından çiçeksi ve dumansı bir yapıda ve bu alışılmış ödlere nazaran farklılık sunmakta. Çiçeksi yapıdayken bir anda ferah mentolümsü reçinemsi isli yapısı oldukça etkileyici.

Kokuda tek eleştirebileceğim nokta balzamikliğin oldukça yüksek olması diyebilirim. Tolu balsamı, oppoponax, amber (kehribar) ve labdanum ile balzamik koku sevmiyorsanız aşırı gelebilir. Bu durum biraz öd'ü de baskılamış durumda.

Puanlamama geçersek;

Koku Güzelliği: 8 (genel beğeni için 4)
Kalıcılık: 8
Farkedilirlik: 8 (İlk 1 saat için 10)
Fiyat/Performans: 5

GENEL PUAN: 7,25

[matrai]

Futbolda bir tabir vardır. Basit oynmayı bildiğin ve amatör ruhunu kaybetmediğin sürece futbol çok keyifli bir oyundur diye.

Aslında parfümler de biz basit düşündüğümüz sürece güzel bir hobi. Bu hobiye ilk nasıl başladık ordan bakmak lazım bazen olaya. Hemen hemen hepimiz bu güzel kokuların peşinden sürüklendik buralara. Ailemizde, okulumuzda, iş ortamında kısacası çevremizde olan birinin o güzel kokusuyla başladı bu maceramız.

İlk önce designerlar sonra nicheler derken dipsiz bir kuyuya girmiş olduk. İlk başlardaki o amatör ruhu bir yerde koruyamıyoruz basit düşünemiyoruz. İnsanoğlu yapısı gereği hep daha ileri gitmek ister. Fakat her ileri gidişinde genel topluluktan biraz daha kopar, uzaklaşır. Çünkü düşünceler ve beğeniler farklılaşır. Bu hep bir adım ileri gidişlerde aslında kendisini yine kendisi gibi düşünen insanlar topluluğu içinde bulur. Bunu da günümüzde sosyal sınıf veya sosyal statü olarak değerlendiriyoruz.

Şimdi parfüm tarafından bakacak olursak konuya, yine aynı yere dönüp dolaştığımızın aslında farkına varıyoruz. Bir çeşit sarmalın içindeyiz hep daha iyisini aramaya çalışırken cebimizden çıkan para miktarıda çoğalıyor. Designer ile niche parfümler arasında daha önceden çok büyük farklar vardı. Gerek kullanılan meteryallerde ki kalite gerek parfümlerin derinliği ve katmanı açısından. Fakat son zamanlarda benim tespitime göre artık niche parfümlerde kalitenin yerini başka birinden farklı olmak farklı kokmak ve o sosyal statünün içine girebilmek amacı taşıyan, kısa paçalı, dar pantolon ve çorapsiz lofer ayakkabi giyip sakalları hacivat gibi kesen, osmanlı tuğralı yüzük takılı ellerinde parlak tesbihler, nargile kafeden instagrama foto koyan gruba hitaben yapılan fiyat etiketleri şişik içi boş ve ne koktuğu belli olmayan parfümler aldı.

Sonra bir indie sevdasına tutulduk. İndielerin büyük kısmı şu anda halen daha bozulmadı, bozulmasıda daha zaman alır gibi duruyor. Şimdilik en iyi ve özgün alternatiflerin bulunduğu sınıf olarak bakabiliriz buraya.

Son olarakta yeni çıkan bir moda ile doğal içerik furyası. Kulağa her zaman hoş gelmiştir doğal metaryeller ile yapılan parfümler. Ama bu furyada ki şu anda başı çeken markalar ne yazık ki bize parfüm anlamında hiç bir şey sunamıyor. Bunlar parfüm değil koku. Eğerki bu metaryelleri güzel bir parfüm olarak önümüze koyarlarsa o zaman tamam ama bunun dışında Misk geyiğinin testisinin kokusu, civet kedisinin orjinal sidiği, balinanın kusmuğu, kunuduzun yağı vs gibi şeyler parfüme ilgi duyan kimseyi tam anlamıyla cezbetmeyecektir.

Ben kendi adıma artık sadece kompozisyona bakıyorum. İçeriğindeki doğalmış sentetikmiş bunlara kafa yormuyorum. Ortaya çıkana bakmak kısaca basit düşünmek bazen daha iyi oluyor.

[matrai]

Bu sırada Kürşat hocam eline kalemine sağlık. Yazını okuyunca ve yine böyle markalardan beklenen şeyler gelmeyince sinirlenip konuyu biraz dağıttım

[Azzura]

Bu sırada Kürşat hocam eline kalemine sağlık. Yazını okuyunca ve yine böyle markalardan beklenen şeyler gelmeyince sinirlenip konuyu biraz dağıttım

Abi bende açıkçası senle paralel düşüncelere sahibim. Ben de bu doğal notaları koklama olayını resim çizmeye yeni başlayan birinin renkleri tanıması olarak görmekteyim. Parfüm aslında başlı başına bir sanat. Bunu biraz daha metaforik anlatırsam; yemek pişirmek için dünyanın en iyi malzemelerine sahip olsanız da nasıl yapacağını bilmezseniz bir anlamı olmamakta. Hepsi bir aradayken bir eser çıkıyor yoksa dediğin gibi geyik miski tek başına belki nota tanımak için etkileyici olabilir ama hobimizin maksadına biraz uzak gibi. Ben de anlamlandıramamakla beraber başlı başına notaları kullanmanın biraz sanırım "ben farklıyım" hissiyatına erişmek için yapıldığını düşünüyorum. Belki parfümör olmak için de bir heves olabilir bilemiyorum Açıkçası beni cezbetmiyor. Sentetik ve organik arasında da iyi harmanlanma sağlanırsa bence kompozisyon olarak daha başarılı işler çıkacağı yönündeyim. B