Guerlain Niche bir marka mı yoksa Designer bir marka mı?

[matrai]

Hepimiz az çok designer ve niche kavramlarını az çok biliyoruz. Bilmeyenler için aşağıya daha önce yazmış olduğumuz konunun linkini bırakıyorum. Şimdi kavramların içine baktığımızda Guerlain hem niche özellikleri içinde barındırıyor hemde designer. Siz Guerlaini hangi sınıfa daha yakın buluyorsunuz?

http://parfumhobisi.com/forum/ana-fo...4%B1mlar%C4%B1

[denondj]

Guerlain bence bir tık iyi segmentte daha biraz daha niş kullanıcıları hedef seçmiş designer bir marka bence.. SDV, Derby gibi parfümleri niş segmentte sayılır zaten şişelerinin falan da tasarımları ona göre.. Normal serisinde de güzel parfümlerinin çoğu kadınlara yönelik olan parfümler.

[_sefa_]

Zihnimde kavram kargaşasına mahal vermeden değerlendirince; gözlük, ayakkabı, kıyafet, mücevher kısacası lüks tüketime yönelik ne varsa üreten diğer designerların(tom ford, chanel, armani, dior, lalique vs.) aksine faaliyet alanlarının sadece koku ve birtakım kozmetik ürünleri üzerine olması sebebiyle designer kabul etmek ya da diğerleriyle bir tutmak haksızlık olur diye düşünüyorum.

[mizansen035]

Bence kendisi yarı niche bir marka. Her ne kadar designer olsa ds yaptığı işler niche kalitesinde.

[cornelius]

Şu andaki durumuna göre büyük oranda designer. Benzerlerine göre bir tık daha kaliteli işler yaptıklarını düşünüyorum, o ayrı.

[xPixa]

Bence tam bir ticari başarı sağlayan parfüm markası. Ne tam niş ne tam designer. Gerçek bir araba markası gibi görüyorum ben bu konuyu. Nasıl Mercedes. BMW ve Audi her kesime hitap eden modellerse ve o modellere göre fiyat belirliyorsa ve ayrıca her markanın da en çok satan modelleri C serisi, 3 serisi ve A4 serisi ise ve yine bu modeller oldukça başarılı modeller olup verdiğiniz paranın hakkını veriyorsa Guerlain de tam olarak öyle. Oldukça başarılı bir şirket; her kesime hitap eden parfümleri var ve designer seviyesindeki kokuları bile oldukça başarılı ve parasını hak ediyor.

[Marmaris büfe]

Ben Santal Royal’ı hiç düşünmeden dolabıma koydum ama hiç rahat değilim tam ortada duruyor marka herhalde.

[ali]

Ben aslında Guerlain'in niche ve designer kavramlarının üzerinde bir marka olduğunu düşünüyorum. Parfümlerini de kendi varoluşsal felsefelerine göre çıkardıklarına inanıyorum. Tabi piyasaya yönelik parfümlerini saymıyorum.

Bu konuda Vedat Ozan beyin geçenlerde paylaştığı Guerlain'in tarihinden bir kesit çok güzel anlatı yapıyor:

https://www.instagram.com/p/B-ziCW6g..._web_copy_link

"40’lı yıllarda Paris Alman işgali altındayken Guerlain, Kriss isimli bir parfüm çıkarıyor. Kriss, SS’lerin taşıdığı bir cins hançere gönderme yapıyor (2), hatta ismin son iki harfinin tıslaması bile malum militer yapıyı akla getiriyor. Savaş sona yaklaşıp galip ile mağlubun kim olduğu netleşmeye başladığında Pierre-François Pascal Guerlain’ın torunu Jacques muhtemel bir “işbirlikçi” etiketinden çekinerek, hammaddeye erişimdeki zorluğu bahane edip parfümü geri çekiyor. Aynı Kriss, savaşın bitimiyle beraber bu kez “Dawamesk” (3) olarak vaftiz edilip tekrar sürülüyor piyasaya. Formül aynı, ama isim değişik. . . .

İyi de, Dawamesk ne demek? Dawamesk, haşhaşa şamfıstığı, karanfil, muskat, şeker, portakal suyu ve yağ katılarak yapılan Fas işi yeşilimsi renkte bir nevi macun(4). 1840’lı yıllarda, yani Balzac’ın César Birotteau’yu yazdığı dönemde Paris entelektüelleri arasından uyuşturucu deneyimlerini paylaşanların kurduğu Haşhaşçılar Kulübü ile (Club des Hashischins) (5) Hotel Lauzun’da ekmek veya kurabiye benzeri şeyler üzerine sürülerek yenildiği söyleniyor. Kulübün müdavimleri arasında Victor Hugo, Alexandre Dumas, Charles Baudelaire, Gérard de Nerval ve tahmin edebileceğiniz üzere sevgili Honoré de Balzac kardeşimiz de var. . . .

Balzac, roman yazarken olay örgüsü ve karakterlerle aynı havayı teneffüs ederek özdeşleşmeyi seviyor. Bu sevgi César Birotteau’nun (6) yazım sürecinde o yıllarda henüz yeni emeklemeye başlayan Guerlain ile buluşmasına, 42 Rue de Rivoli’deki ilk dükkânda henüz Parfümcü-Sirkeci (Parfumeur-Vinaigrier) olarak bilinen Pierre-François Pascal Guerlain’dan kendine özel bir parfüm sipariş etmesine kadar varıyor. Bu özel parfüm siparişi de siparişi hazırlayan Guerlain’ın isminin sosyal hayatın içinde ilk kez yaygın olarak duyulmasını sağlıyor. . . .

Guerlain’ın edebiyat dünyasıyla ilişkisi ise Balzac ile sınırlı kalmıyor, süreklilik arz ediyor. Bir klasik haline gelen ünlü Guerlain parfümü Mitsouko (7) da, biliyorsunuz, ismini Claude Farrère’in La Bataille (Savaş) romanındaki Japon karakterden almıştı (Bkz. 8). . . ."

[Myrkur]

Çoğu parfümü Mancera, Montale gibi firmalardan hatta Parfums de Marly firmasından daha kaliteli ve derinlikli geliyor bana. Bence niche olarak niteledirilebilir.

[uncle-benjen]

Yine sürçü lisan etmişim, düzelttim, bence ikisinin arası..

[Rayiha]

Eğer böyle bir kategorizasyon yapılacaksa, parfüm piyasasını "tasarımcı ve niş" olarak ikiye ayırmak yerine "tasarımcı, kozmetik ve niş" olarak üçe ayırmanın daha doğru olduğunu düşünüyorum. Guerlain, Lancome, Estee Lauder, Elizabeth Arden, Clinique gibi firmaları "tasarımcı" kategorisine kategorik olarak koyamıyorum.

Guerlain (hatta Lancome) başlangıç noktası parfümcülük olan bir firma. Guerlain'ın köklü tarihi ve sınırlı üretimleri ile genel çizgisi, yıllarca niş kalitesinde durmasını sağlamış. Popüler ürünler (ve seri varyasyonlarını) ortaya koyarak genelgeçer piyasadan pay alma ve gelenekleri, tarihi parfümleri üretmeye devam etme arasında da bir denge kurmaya çalışıyorlar. Ama en popüler ürünlerini bile belli bir kalitenin üzerinde buluyorum.

Ek olarak tasarımcıların niş kalitesinde özel serileri, niş olmanın küçük hacimli, özel üretimler olduğunu unutmuş ve büyüme heveslisi niş firmaların da ortalama tasarımcı firmalardan pek de ayırt edilmeyecek işleri var. Dolayısıyla geldiğimiz noktada "tasarımcı ve niş" gibi etiketlerle düşünmek yerine, belki de "üst, orta, alt kalite" gibi nitelik odaklı kategorizasyonlar daha doğrudur.